Fırat'tan Filistin topraklarına hatta Mısır sınırlarına kadar olan tüm krallıkların hakimi;tüm yaşamı boyunca bu krallıklar Süleyman'a armağanlar getirdirdiler ve emrinde oldular.
Ahura Mazda’nın inayetiyle her zaman doğrudan yana, yanlışın karşısında olan bir kralım. Güçlünün zayıfı ezmesine, zayıfın güçlüyü üzmesine karşıyım. Her zaman doğru olanın yapılmasını isterim. Yalanların peşinden gidenin asla dostu olmam.
Tarih çoğunlukla ünlü kişilerin (genellikle erkeklerin) gerçekleştirdiği önemli olayların (genellikleri savaşların) öyküsünü aktarır. Yeni Asurluların Yakındoğu'daki giderek artan egemenliği Asur Kraliyet Kayıtlarında ve diğer antikçağ metinlerinde çok canlı biçimde dile getirilmektedir: savaşlar, zaferler,
kuşatmalar, baskınlar ve inşaat faaliyetleri. Böyle ayrıntılar Yeni Asur'un yükselişini anlamakta hayati önem taşır ve tarihçiler tarafından üzerinde durulmalıdır, yalnızca elimizdeki tek yazılı kanıt olduğu için değil. Bununla beraber, yalnızca fatihler tarafından kaleme alınan ve kralların yaptıkları üzerinde yoğunlaşan yazılı metinlere dayanarak geçmişi yeniden yapılandırmanın belli kısıtlamaları olduğu ortadadır. Birçok
tarihçi bir dönemin tarihinin birbirine bağlı zaman aralıklarında farklı biçim ve hızda geliştiğinin farkına vardı. Olayların
gerisinde ve ötesinde, tarihçilerin geçmişi yeniden yapılandırırken yararlanacakları birçok unsur var. Tarih, bir bakıma, hem değişimin hem de devamlılığın öyküsüdür. Her ikisini
de tam olarak değerlendirmek için belli dönemdeki kişisel eylemlere daha uzun vadeli bir yaklaşımda bulunmalıyız.
Hitit vasallarından biri Geç Tunç Çağı'nda cereyan etmiş binlerce savaş ve çatışmanın en ünlülerinden biri olan Truva Savaşı'nın taraflarından biri olmuşhı. Bu savaş efsaneleşmişti. Kadeş Savaşı'ndan muhtemelen yirmi ohız yıl kadar sonra Batı Ege' deki Miken Krallığı Anadolu'nun kuzeybatı sahiline hakim, Hititlerin bir uyruğu ya da "hizmetkarı" ve daha küçük bir kent-devleti olan Truva'ya karşı büyük bir saldırıya geçti. Gerisi ve daha fazlası tarihe geçmiştir.