Hakkında
Mehdi Aksu, (d.1972, Iğdır) doğumludur. 1989 yılında İran'ın Kum kentine yerleşmiş ve eğitimine medresede devam etmiştir. 1999 yılında İstanbul'a gelmiş ve Kayışdağı İmam Hüseyin Camii 'nde imamlık yapmaya başlamıştır. Bu görevine halen devam etmektedir.
Doğum:
Iğdır, 1972
Okurlar
18 okur beğendi.
42 okur okudu.
3 okur okuyor.
39 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Kitaplar
İslam Tarihinde Gerçeğe Giden ...
9.8/10
Nefis Tezkiyesi Cihad-ı Ekber
9.3/10
Medine'de Bir Kayıp Mezar:
8.7/10
Üstada Sordum
9/10
Sünnete Uygun Evlilik ve Aile ...
8.5/10
Marifet-i Al-i Muhammed
9/10
Mezhepsel İhtilaflara Sorularl...
10/10
İslam'da Evlilik ve Cinsel Sor...
5.3/10
100 Konuda Kalemin Feryadı
10/10
Allah İle Aldatanları Tanıyalı...
8.5/10
Çevirdiği Kitaplar
Sözler ve Alıntılar
Çok açıklayıcı
Evlilik, bir şehvet ticareti değil, bir can ortaklığıdır.
Sayfa 43 - KevserKitabı okudu
Yazık!
Ama ne yazık ki bugün, birçok Müslüman İslâm dininin güzel emirlerini bırakıp, yabancı milletlerin kötü ve iğrenç kültürlerini almış ve "bu bir zarurettir, zamanın gereksinimlerindendir" diyerek hareket eder hâle gelmiştir.
Sayfa 31 - KevserKitabı okudu
Zira, önceden de belirttiğimiz gibi, en büyük düşman olan şeytanın en fazla korktuğu şeylerden birisi de, iki gencin yapacakları evliliktir.
KevserKitabı okudu
Huyda ve ahlâkta taviz verenler, maddî yaşamı manevî yaşamdan üstün tutanlar, her şeyde güzeli arayanlar, ille de para, ille de şekil diyenler, imanı birkaç günlük dünya yaşantısına satanlar, işte tüm bunlar ne Allah, ne Resulü ve ne de Ehlibeyt (a.s) tarafından benimsenmemişler, insani yaşamı anlayamadıkları için dışlanmışlardır.
KevserKitabı okudu
Güzellik her zaman bir şeyin iyi olduğunu göstermez. Mühim olan, kalitedir.
KevserKitabı okudu
İletiler
Bugün, fesat alabildiğince artmış, fuhuş yuvaları yaygınlaşmış, gayri meşru ilişkiler sınır tanımaksızın hiçbir şey değilmiş gibi yaygınlık kazanmıştır.
Mehdi Aksu
MERKEBİN LİSANI HALİ!
Bir gün merhum Ayetullah Cafer Şüşteri minberde şöyle dedi: Mescide gelirken yolda taşıdığı yükün altında zorlanan ve yorulan bir merkep gördüm. Kalbim ona acıdı. Hüzünlü bir halde ona bakarken o bir evin kapısının önüne geldi ve yükü onun sırtından aldılar.
Merkep beni gördü ve ona baktığımı farketti. Lisanı hali ile bana şöyle dedi: Ey şeyh! Git kendi halini düşün. Ben her türlü zorluklada olsa kendi yükümü maksada ulaşırdım. Ama sen başına hangi toprağı dökeceksin? (Sen ne yapacaksın)
Üstat sonra şöyle dedi: Evet, merkep dere kenarında su yanına geldiği zaman bir adım dahi atmaz ve kendi zararına sebep olacak girişimde bulunmaz.
Ancak, sen ey insan! Pervasız bir şekilde cehennem çukuruna doğru gidiyorsun! Merkep kendisini suya atmazken sen kendini ateşe atmaktasın!
(Kifayet'ul Vaizin, c.5 s.47)
Mehdi Aksu
Yorumlar ve İncelemeler
