"Mezarda yatanların bıraktıklarına pişman oldukları şeyler için dünyadakiler birbirlerini yiyorlar. Onlar için birbirlerine hased eder, hattâ mah keme mahkeme dolaşırlar."
(Ebu Muhammed b. Ali er-Zâhid)
İslâm büyüklerinden Hasan diyor ki:
<<Âdemoğulları için gaflet ve emel, iki büyük nimet sayılır. Bunlar olmayaydı, müslümanlar yollara çıkıp gezemez duruma gelirlerdi.>>
Hz. Ali'ye sordular ki:
—Bu ne hal, mezarlığa komşu oluyorsun?
O şöyle cevab verdi:
—O komşularım sizden daha iyidirler. Çünkü onlar dünyalığın bahsini açmazlar. Kendi dilleriyle devamlı ahireti anlatır ve hatırlatırlar.
Useyd b. Hadır diyor ki:
<<Ben bir cenazede hazır bulunduğum zaman, bu adamın gittiği yer neresidir? Nasıl bir muameleye tabi tutulacak?» şeklinde kapıldığım düşünceden başka bir şeye bakmazdım.