You can find Most Liked Mehmet Beşikçi books, most liked Mehmet Beşikçi quotes and quotes, most liked Mehmet Beşikçi authors, most liked Mehmet Beşikçi reviews and reviews on 1000Kitap.
Birinci Dünya Savaşı’nın Osmanlı boyutunu öğrenmek istiyorsanız eğer, bu konuda merakınız varsa, muhakkak okumanız gereken bir kitap bu. Birinci Dünya Savaşı için, Osmanlı tarafından uygulanan her şey, yani bir savaşla ilgili aklınıza gelebilecek soru bileceğiniz her soru bu kitapta bulunuyor, belgeleri ile anlatılıyor. Hangi ordu kaç kişiymiş, diğer ülkelere kıyasla Osmanlı ordusunun asker sayısı neymiş ya da asker hangi cephede ne şekilde beslenmiş, nerelerde ne tip propaganda malzemeleri uygulanmış, nasıl askere alınmış, firar edenlere ne tip cezalar uygulanmış, firarın önlenmesi için neler yapılmış vs vs vs aklınıza gelebilecek her şey var.
Mehmet Beşikçi’nin bir seminerine katılmış ve bu kitaptan da o şekilde haberdar olmuştum. İlgiliyseniz, kaçırmayın
"hafıza aslında sürekli evrim halindedir; hafıza hatırlama ve unutma diyalektiğine açıktır, daha sonraki dönemlerde uğrayacağı deformasyonları önceden bilemez, manipülasyona ve başkaları tarafından kendi çıkarları için kullanılmaya karşı savunmasızdır ve uzun bir süre uykuda kalmaya müsait olduğu gibi çeşitli dönemlerde canlandırılmaya da elverişlidir. "
Yaklaşık 2-2.5 milyon askerle katıldığımız, yüz binlerle ifade edilen rakamda şehit verdiğimiz, bunun birkaç katı gazimiz olan Cihan Harbi'nin antolojisi. Harp tarihi yazımındaki eksiklerimizi tamamlamak adına çok önemli bir eser olduğunu düşünüyorum. Umumi Harp boyunca her bir cephedeki muharebe, ikmal ve iaşe durumunu ayrı ayrı ele alması; her bir etnik kökenden imparatorluk askerinin şartlarını incelemesi göz dolduruyor. Tek kusuru aşırı objektif oluşuydu kanaatimce, ancak akademik ölçülere göre objektifliğin kusur değil bilakis en doğru metot olduğunun farkındayım.
Pek çok asker hatıratının taranması ve mukayese edilmesiyle oluşturulan bu kitabı tarihimize meraklı bütün okurlara tavsiye ederim. Alıntı yapılan hatıratlar ayrıca okunmaya değer. Mehmet Beşikçi bu anlamda bibliyografik bir hizmet de vermiş.
...o grubun ortak kimliğinin de tesis edilmesini ve korunmasını sağlamaktadır.
... Sosyal hafıza grup kimliğinin oluşmasında merkezi bir rol oynamaktadır. Bir grubun sosyal hafızası (ki bu bir aile, millet ya da daha spesifik olarak bir savaşın gazileri ve benzeri olabilir) kişisel tecrübelerin tek tek meydana getirdiği bir bellekten ziyade, bu kişisel tecrübelerin grup üyeleri arasında paylaşımı ile oluşan kolektif bellektir. Bu ortak hafızada geçmişin tutarlı bir anlatısının bulunması o grubun ortak kimliğinin de tesis edilmesini ve korunmasını sağlamaktadır.
Bu detaylı çalışma, I.Dünya Savaşı'na katılmış ve harp ile ilgili hafıza kayıtları bırakmış (anı-günlük) askerlerin (Türk, Müslüman, Gayrimüslim Osmanlı askerleri ve biraz daha az olmakla birlikte İtilaf Devletleri askeri) harp içerisindeki duygu ve bunalımları; cephe gerisindeki meşguliyetleri; savaşı anlamaya, eleştirmeye yönelik sözlerinin
“Gerçi Rum isek de Rumca bilmez Türkçe söyleriz,
Ne Türkçe yazar okuruz ne de Rumca söyleriz,
Öyle bir mahludî hatt-ı tarikatimiz vardır,
Hurufumuz Yunanice, Türkçe meram eyleriz.”