1978 yılında Mardin’de dünyaya geldi.
1994 yılında mikrofona olan tutkusu onu Mardin’den İstanbul’a sürükledi.
Mikrofon tutkusu gözlerini açan Mehmet Ercan, daha çocuk yaşta gizliden gizliye mikrofona tutkulu olma sevdası, O’nu Mardin’den İstanbul’a sürükledi.
Uzun yıllardır radyo 7 ailesiyle birlikte olan Mehmet Ercan, belli dönemlerde TV Programcılığı da yaptı.
Başarılı programcının “Canıma Susuyorum” ve “Dudak Payım” isimli iki kitabı mevcuttur.
Mehmet Ercan hafta içi her gece saat 01.00’da Radyo 7 mikrofonlarından sesleniyor.
Çoğu zaman,
Kırılmadık, resmen döküldük.
Oturmadık, resmen çöktük.
Ağlamak ne demek,
Resmen gözlerimizi döktük.
Hem de öyle böyle değil.
Mehmet Ercan
Mehmet Ercan
,
Kalbimdesin Elimde Değil
Sayfa 16 - Hayykitap
Sonra aklıma gelişlerin gecikti
Kırk yağmurla yıkanmış gibi arındım kokundan
Bir konuda adın geçti, görmedim
Hiç kimse sen değildi, şimdi herkessin
Durdu sana iç çekişlerim
Sıyrıldığım yokluğundan varlığıma kavuştum
Değişti sevinçlerimin öznesi
Sana kırgınlığım, kızgınlığım; geçmekte geç bile kalmıştı ama geçti
"Sonunda ölüm yok" demiştin, haklıymışsın
Gördüm sonunda.
"Unutma, unutacağım" demiştim ya
Bana hep inandığın gibi inan buna da
Unuttum.
Bütün tabirlere caizim
Beni teşbihlerin tamamı hatasız
En malum şekliyle ilanım
Uzun lafın kısası, çok yoruldum Allah'ım
Bazen düşünüyorum da, çok düşünüyorum
Aynı yerden kaç kez kırılır ki bir insan
Evet, bende tahammül yok ama biliyorum
Artık tahammülde de ben yokum
Acaba diyorum Allah'ım, bıkmak da benden bıkmış mıdır?
Ortanın da
Liseye gittiğim dönemde şiir dinlerken önerilerde çıkmıştı açıp dinlemiştim. Beni Vurun ve Her Dilde Aşk şiirlerini okuyordu sevgili Mehmet Ercan. Okurken hafif şiveli okuması hoşuma gitmişti ezberlemiştim. O zamanlar Müzik dersimizi ses benzerliğinden olacak ki Fizik Öğretmenine vermişlerdi. Dersimize O giriyordu ve not vermek için şarkı ve şiir
Kelimelerle dansın en muhteşem hali..
Okurken cümlenin sonuna geldiğinizde,sil baştan farklı bir anlama geçiş yapıyorsunuz.Alanında en güzel ve okunması gereken kitaplardan biri.
Çok kıymetli bir yazar/ şair olan Mehmet Ercan her kitabında olduğu gibi bu kitapta da yine nutukları tutturdu.
Kelimelerin gücü,
Yazarın düşüncelerinde ki incelik,
Duyguları kağıda yansıtma biçimi,
Anlatılan hikayelerde ki mesajlar,
hangisine değinsem bilmedim!
Kitap bir aşığın günlüğü gibiydi. Daha çok ayrılık yazıları içerdiğinden dolayı bazen mâşuk'a çok atarlandığım zamanlar oldu.
Yazar, kelimelere âdeta bir cerrah gibi yaklaşmıştı. Ve o ameliyatı izlemek büyük bir zevk verdi bana.
Yazarın kullandığı Kelimeler, eş sesli kelimeleri bile sollayarak sizi büyük bir felsefeye itiyordu.
Kitapta anlatılan hikayeler yazarın kendi hayatında yaşadığı olaylardan alıntıydı. Çok sade ve bi o kadar da büyülü bir anlatımı vardı.
Kelime oyunu yapmak! Bir yazar ancak bu kadar güzel oynayabilirdi kelimelerle.
Ancak bazı bölümlerde aynı şeyler tekrar edilmişti. Ve bir âşığa hitap eden bir kitaptı. kırdığım 2 puan bundan sebepti.
• " Hayatımı yaşıyorum diye sevindiğim zamanlar da oldu, Hayatı mı yaşıyorum diye sorgulayıp üzüldüğüm de.."
• " Ne zaman kendime gelmeye kalksam bir işim çıktı. "
• " ara sıra sen de hatırlamalısın; ara, sıra sende...