Güzel bir okuma ve çarpıcı anlatımı ile, Herkes Saklar Yarasını :anlatacak bir dost ve kapanıp ağlayacak bir diz bulamayanların romanı.
Kitabımızı okurken Faruk eşlik ediyor bize. Ah Faruk, Ceyda tarafından terkedilmesi onu aşk acısı ile baş başa bırakır. Bir yandan aşk acısı bir yandan etkisinden kurtulamadığı çocukluk travmaları ile kendini bulmabilme çabaları... Ve bunların arasında hayatının akışında, sohpetlerine katıldığı Hoca. Kapıcı Mürsel, arkadaşı Burçak ve onu farklı anlara sürükleyen Celal... Ve o bu kalabalıktan korkuyordu. Akarsu, girdaplar ve akintilar çizerek önünden akıp gidiyordu. Birde üç saat uzaklıktaki, İngiltere de Ceyda vardı. Onu unutabilecekmiydi acaba¡¿
Umut beklemek için yeterlimiydi¡¿
"... Herşeyi Duygu tetikler sanıyordum, sonra Düşünce onu izler... Oysa o sırada anladım ki, Düşünce her şeyin miladı, tüm kavramların, aşkların, birlikteliklerin ve ayrılıkların sebebi."
"... En çok fiziksel şeyler acıtıyor ruhu, geçmişi hatırlatıyor,oradan, en çok unutmak istediğiniz, unutum sandığınız şeyleri alıp gözünüze sokuyor... "
Kırık Kalpler Pansiyonu ağırlıyor onları, Zaman herşeye ilaç diyip, zamana bırakıyorlar hayatı... Çehov;duvarda tüfek varsa oyunun sonunda mutlaka patlar diyor... Ve biz Faruk'la yorganın altına sığınıp, bildiğimiz bütün duaları okuyarak, arada ümitle fısıldıyoruz: Zamanla...
İşte sizlere bu güzel okumayı tavsiye ediyorum arkadaşlar...
