Mehmet Korkut Öztekin Gönderileri
Mehmet Korkut Öztekin kitaplarını, Mehmet Korkut Öztekin sözleri ve alıntılarını, Mehmet Korkut Öztekin yazarlarını, Mehmet Korkut Öztekin yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dünyanın bizim dertlerimizi, güzelliklerimizi ve hikayelerimizi bilmemesi, bunlara karşı ilgisiz olduğu anlamına gelmez; bu sadece henüz biz gerçekten anlatmaya başlamadığımız içindir. Bunu yapabilmemiz için ihtiyaç duyduğumuz teknik imkanlar ve teorik kaynaklar elimizin altındadır, örneklerse gözümüzün önünde durmaktadır. Yapmamız gereken tek şey, kaygılı ve kararsız başımızı kaldırıp ufka bakmaya cesaret edebilmektir.
Ver Mehteri (!)
Kaybedilen ulusal hedefleri ve onuru yeniden kurmakta, tamir etmekte sanatsal ifadenin yeri büyüktür.
Japonya'da çizgi roman, "halk" demektir.
Wow!
"Nasıl bir Dünya'da yaşamak istersiniz?" sorusuna gençlerin verdiği cevap hemen her zaman "Burası gibi bir yer değil!"dir. Fantezi ve fantastiğin simsarları bu durumu bir ekmek kapısı haline getirmişlerdir. Çizgi romanlarda, oyun konsollarında, müzikte, alt kültür ortamlarında, reklamlarda veya daha da korkuncu madde bağımlılığının bulanık sularında gençler için özgürlük ve bağımsızlık fantezisinin yüzlerce farklı bedeni satışa sunulmuştur.
Mükemmel olmaları için yetiştirilen gençlerin bir türlü o kadar da mükemmel olamayan tercihleri, devamlı yetişkinlerin merceğinin altındadır.
Çağdaş ve antik masallardaki kahraman rol modelleri izlettirilerek ideal toplumu yaratmak için hazırlanan gençler, yetişkinliğin gri topraklarına yaklaştıklarında kendilerini bekleyen geleceğin o kadar da kesin kavramlardan oluşmadığını anlamaya başlayacaklardır.
Mahşer sonrası bir toplum olan Japon halkı, işlerin tekrar kontrolden çıkarak, toptan yok oluşu tetikleyecek olaylar zincirini ateşlememesi için akla gelen bütün önlemleri almaya çalışmışlardır. Doğası gereği devamlı felaketlere hazırlıklı olarak yaşayan Japonların mimarisi, mutfağı, kısacası topyekûn kültürleri, her şeye rağmen hayatta kalmak üzerine evrilmiştir.
Cyber-punk türünün ağa babası Gibson, "otaku olma"yı kısaca şöyle tanımlar: Sosyalleşme eksikliği ile birlikte patolojik tekno-fetişizm.