Meri Çevik Simyonidis

İstanbul'um Tadım, Tuzum, Hayatım author
Author
6.4/10
5 People
23
Reads
2
Likes
1,697
Views

Meri Çevik Simyonidis Quotes

You can find Meri Çevik Simyonidis quotes, Meri Çevik Simyonidis book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
“Her işin başı önce meraktır. İlle de okula gitmek gerekmez. Ben büyük lokantaların önüne gider ve saatlerce yemeklere bakardım. Onları nasıl pişirdiklerini hayal eder ve sonra eve gidip denerdim. Beğenmediysem yine yapardım, yine yapardım, taa ki en güzel tadı ve görüntüyü yakalayana kadar…
Sayfa 75 - Hristo çobanoğluKitabı okudu
Kadıköy/Halkidona’
İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet, Halkidona’ya kadı olarak Hızır Bey’i atamıştır. Zaman içinde burası Türkler tarafından “Kadının köyü” şeklinde anılmaya başlanmıştır.
Reklam
Herkes kendi mutfağını sever. 0-6 yaş arasında hepimizde bir lezzet hafızası oluşuyor. Yediğimiz yemekler, bir beğeni sınıflandırması oluşturuyor ve sonra her tattığımız şey bu filtreden geçiyor.
Sayfa 372Kitabı okudu
Askıda-kahve’
Sanırım askıda kahve sunumu onlara cazip geliyordu. Bu İtalya’da kafe-barlarda uygulanan, yoksullara yönelik bir sistem… Mesela iki arkadaş kafeye gidersiniz, iki yerine üç kahve sipariş eder ve ödersiniz. Mekân sahibi de bu parası ödenmiş kahveyi mekâna uğrayan bir yoksula ikram eder. Sosyal dayanışma aslında.
İstanbul eskiden de bugün olduğu gibi bir çekim merkeziydi. Aileler evlatlarının iyi eğitim alması, iyi yaşaması için buraya gelirdi. Günümüzde de aynı. İstanbul bir nehir yatağı gibi. Bazen cılız bir su akar bu yataktan, bazen de önüne ne gelirse katar… Azgın akıntılarda insanlar kendilerini korumaya çalışırlar.
“Kötü olaylar oldu ama bunlar her yerde oluyor ve bunlara genelde politikacıların kendileri, yani baştakiler sebep oluyor. Yoksa halkın arasında her zaman dostluk hâkimdir. Biz böyle gördük, böyle biliriz.”
Reklam
Atatürk’ün beyaz leblebi macerasını herkes bilir ama bunun devamı vardır. Atatürk yine bir gün gider Pera Palas’a ve rakı mezesi ister. Şef hemen ona beyaz leblebi getirir. Bu sefer Atatürk der ki, “Biz bunları yokluk, fakirlik dönemlerimizde yiyorduk, artık daha güzel bir şeyler getir de yiyelim.” Bunu herkes bilmez.
Sayfa 207Kitabı okudu
Ölüm gelenekleri’
Bazı Hristiyan inanışlarında mezara yiyecek de konur. Bu geleneğin olduğu yerlerde, yiyeceklerin ve lambaların koyulabilmesi için mezarın kenarına küçük hücreler yapılır. Bu âdet, Büyük Perhiz’den bir önceki perşembe günü yerine getirilir ki, bu büyük gün “Tüm Ruhların Günü”dür.
Sayfa 422Kitabı okudu
Meyhane sözcüğü Farsça “şarap içilen yer” anlamına gelir. İstanbul meyhanelerinin tarihi Bizans’a dek uzanıyor. Kentin bir çok semtinde bulunan bu şarap evleri Osmanlı döneminde artmış. Bazı dönemlerin içki yasaklarına rağmen artarak devam eden bir İstanbul meyhane geleneğinden söz edilebilir.
Denizci Rumlar, Levantenler ve İtalyanlar deniz kültürünü bildiğinden, mesela bugün bildiğimiz bütün balık isimleri Yunancadan girmiştir Türkçeye. İkisi hariç, bunlar da kılıçbalığı ve kalkandır. Aynı şekilde balık mezelerinin çoğu da Yunancadan girmiştir. Mesela tarama, havyar, likurinos gibi.
Sayfa 374Kitabı okudu
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.