Bu kitapta krizle ilgili aklınızda olan bütün soruları cevaplayabilirsiniz. Krizin Tükiye'ye etkisi? Kriz nasil yönetilir? Yönetime düşen sorumluluklar nelerdir? Kriz anında, uygulanması gereken politikalar? Enflasyonu engellemek için uygulanması gereken politikalar? Kriz rehberi nasil oluşturulur ve nasil uygulanır? Bütün bu soruların cevaplarına
Türkiye'de yaşanan kriz bir para krizidir. Yatırımcıların Lira'ya güvensizliğinin kriz yarattığı düşünülmektedir. Kısa bir zaman diliminde Lira'dan ve Lira'ya bağlı varlıklardan (IMKB'deki kağıtlar ve Hazine bonosundan) kaçış ve kaçan sermayenin dolara çevrilmesi dolar kurunu yükseltmiş, net rezervleri azaltmıştır.
Bir firma teknolojisini yenilemiyorsa, çalışanlarını egitmiyorsa, kaynaklarını olması gerektiği gibi kullanmıyorsa, trendlerden uzaksa, yönetim tekniklerinden yararlanmıyorsa, elini taşın altına koymuyorsa krizlerden etkilenmesi kaçınılmazdır.
Yaşadığımız krizler nedeniyle binlerce insanımızın işsiz kalması, batan bankalar ve binlerce şirket, sürekli küçülen ekonomi maalesef Türkiye gerçeği olmuştur.
Örneğin, 1994 yılında da krize yakalandık. Bu krizde kaliteyi öğrendik, geliştik ve kalite ödüllerinden haberdar olduk. Küresel kriz 1998'de bizlere uluslararası rekabeti öğretti. 2001 kriziyle de kaynakların en etkin biçimde kullanmayı yani verimliliği öğreneceğiz. Bu hepimizin sorumluluğu.
Kriz doğum sancısı gibi gelir. Yani sinyal verir gelmeden önce ve gelir. Krizler ilk değil, son da değildir.önemli olan krizleri bir firsat olarak görüp, dersimizi alıp ondan öğrenerek çıkmaktır.