"Fâtımîler, İslam'ın kutsal ailesinin kökenindeki üç şahıs olan Muhammed, Fâtıma ve Ali'nin neslinden geldiklerini iddia etmekle kalmadılar; bunun ötesinde inancın ve toplumun idaresinin en yüksek yetkilisi olan İmamlık iddiasında da bulundular."
"Fâtımîler, eyaletlerinin kontrolünü sürdürmek üzere verdiği, Emevîlerin sekizinci yüzyılın ortasında Abbâsîler tarafından yıkılmasıyla başlamış savaşı sonunda kaybeden bir imparatorluğun siyasî ortamında ortaya çıkmışlardı."
"Fâtımî adaleti için faydası ne olursa olsun, De'â'im, topluluğun büyük çoğunluğu için imanın özü olan ve irtibat kurulmasının zorunlu olduğu hanedanın yasaya dair pozisyonunun güçlü bir beyanıydı."
"Dinî saflık ve cihadın alışılageldik beş erkânı olan iman, namaz, sadaka, oruç ve hacca eklenmesiyle bunlar artık hanedanın ilahî vahiy tarihinde Peygamberlerin ve İmamların sayısı olan yedi olmuşlardı."
"Fâtımî İmparatorluğu, El-Cercerâ'î'nin 1045'deki ölümünı takip eden otuz yılda, içeride Mısır ile Suriye'de ve dışarıda, Halife'yi kabul eden ve etmeyen topraklarda, kendi çıkardığı bir krizle şaşkına dönmüştü; hatta neredeyse yıkılacaktı."
Fâtımîler İslam tarihinde mezhep farkıyla kurulmuş bir devlet. Sünni inanışa karşı kendi inanışları sonucu, karışık bir dönemde kurulmuş ve 3 asır süre boyunca hâkimiyetlerini sürdürmüşlerdir.
İslam tarihinde ayrılışın farklı bir cephesini temsil etmekle kalmamışlar, Sünni halife karşısında kendi halifesini de ilan etmişlerdi.
Konu üzerine fazla bir bilgim yok. Muhtemelen bu yüzden kitap biraz ağır geldi. Kuruluş aşamasından yıkılışına kadar anlatılmış. Böyle bir eseri Türkçe'ye kazandırdığı için Kronik Kitap'ı tebrik etmek lazım.