Mona Siddiqui

Kur’an’ı Nasıl Okumalıyız? yazarı
Yazar
6.0/10
1 Kişi
6
Okunma
0
Beğeni
255
Görüntülenme

Mona Siddiqui Sözleri ve Alıntıları

Mona Siddiqui sözleri ve alıntılarını, Mona Siddiqui kitap alıntılarını, Mona Siddiqui en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kitabın gücü, inananlar onu yeni ve değişen durumlar ışığında okuyup yorumladıklarında ortaya çıkar.
Çevresel kaygıları ilâhî iradenin tezahürü olarak kavrayan Kur'an, ekolojik yaklaşımında diğer tek tanrılı dinler arasında benzersizdir. Cizvit bilgini Thomas Michel, Hristiyan ve Müslüman yaklaşımları arasındaki farkı şu şekilde değerlendirmiştir: Kirletilen denizler, kirli hava, aşırı üretim ve savaş zamanı yikimi yoluyla virane hâline getirilen kara parçaları, soyulan ormanlar, spor için veya kürkleri için veya dişleri ve postları için gereksiz yere öldürülen hayvanlar, pestisit kullanımı ve endüstriyel atıkların boşaltılmasıyla ayrım gözetmeden ortadan kaldırılan tüm hayvan ve bitki ırkları, hepsi de ilerleme kisvesi altında açgözlülük namina bozulan güzellikleri ve yağmalanan hazineleri hakkında yeryüzü, yüzyılları kapsayan kaç masalı, kaç şikayeti anlatsın. Mesele şu ki, insanlar yeryüzüne karşı işledikleri günah ve kötülükler için cezasız kalmayacaklar. Kur'an, yeryüzünü, saygı duyulması gereken devredilemez bir haysiyete sahip, Allah'ın bir yaratımı olarak görür.
Thomas Michel, “Christian Reflections on a Qur'anic Approach to Ecology", makalenin tamamı için: http://theolibrary.shc.edu/environ.htm
Reklam
Hilafetin statüsü, Âdem ve neslinin dünyaya bakmakla görevlendirildiği anlamına gelir. Bu bir lütuf gibi görünüyor, ancak aslında insanın üstlenmiş olduğu büyük bir yüktür. Gökler ve yer bu yükü reddetmişti ve Kur'an bu görevi üstlendiği için insanı "cahil” olarak nitelendirir (Ahzâb: 72). Yine de, kabul ettikten sonra, dünya insanın gözetimi altındadır ve onun zenginliklerinden faydalanabilir: Andolsun, size yeryüzünde imkân ve iktidar verdik. Sizin için orada birçok geçim imkânları da yarattık. (A'râf: 10) Göklerde, yerde ne varsa hepsini Allah'ın sizin hizmetinize verdiğini ve açıkça yahut gizlice üzerinizdeki nimetlerini tamamladığını görmediniz mi? (Lokman: 20)
"Müslümanlar, entellektüelliğin kendisinin dindar bir uygulama olduğunu ve inanç ile entellektüelliğin birbirini dışlamadığını unutuyorlar."
Sayfa 104Kitabı okudu
Âdem sadece Allah ile yaptığı ilk antlaşmayı bozmakla kalmamıştır, aynı zamanda İblis'in kurnaz ve yönlendirici taktikleri hakkında Allah'ın uyarısını da görmezden gelmiştir. Adem'in zayıflığına ilişkin öykü, ayartılma ve açgözlülük karşısındaki insanın zayıflığının öyküsüdür. Bu hata nedeniyle, Âdem ve tüm insanlık sonsuza kadar mutlu cennet hâlini kaybeder. Bununla birlikte, kırık anlatı bir araya getirildiğinde, vurgu, İblis'in Allah'ın iyiliğine karşı çalışma kararı üzerinedir. Âdem, hatası için Allah tarafından affedilmiştir, ancak şimdi karısıyla birlikte belirlenen bir zamana kadar yeryüzünde yaşaması gerekmektedir. Âdem'in karısı, Âdem'i baştan çıkarmaktan sorumlu tutulmasa da, büyük ölçüde İsrailiyyat olarak bilinen Tevrat ve İncil kaynaklarına dayanan İslamî tefsir çalışmaları, Havva'yı Âdem'in “kaymasında” birincil neden olarak belirlemiştir.'
Erken dönem İslam tarihinin en büyük gizemlerinden biri, gerçekte ne olduğunun büsbütün belirsiz olmasıdır. Arap Yarimadası'nda fetihlerden kısa bir süre önce yaşayan düşünceli bir Arap'ın, Arapların yakında dünya yöneticileri, yeni bir evrensel inancın temsilcileri ve canlı bir medeniyetin tedarikçileri olacağı söylense yüksek sesle gülmek için her türlü sebebi olurdu.
Daniel Brown, A New Introduction to Islam, Blackwell, 2004, s. 10.
Reklam
17 öğeden 11 ile 17 arasındakiler gösteriliyor.