2017 yılında Zebra Yayınları tarafından basılmış Müge Gültan'ın kaleme aldığı bir deneme kitabı.
Kitap başlarında ve ortasında çeşitli konu başlıkları üzerine kendi duygu ve düşüncelerini ifade edip yazdığı şekilde deneme tarzında ilerlemiş. Daha sonra kitabın sonlarına doğru kişisel gelişim tavsiyeleri üzerine maddeleri açıklamakta. Kişisel gelişimle; başarı, şans, aşk konuları ağırlıklı olmakla birlikte yazar kendince önerilerde bulunmuş. Kendi uyguladığı metotlarını varmak istediği hedeflerini cümleleri ile eserine işlemiş yüreğince.
Beğendiğim yazıları olmakla birlikte katılmadığım, hem fikir olmadığım yazıları da oldu. Kişisel gelişim tarzındaki kitapları genelde okumayı sevmiyorum. Çünkü kimse kimsenin hayatta ne mücadeleler verdiğini, hangi ağır imtihanlardan geçtiğini bilemez. Aynı acıyı yaşamadan, nelerle boğuştuğunu bilmediğin insanların neler yapıp, nasıl davranacaklarına dair bazı tuzu kuru zümrenin verdiği tavsiyeler pek tesirli olmuyor.
Okuduğum bu kitap bir kişisel gelişim kitabı değil ama eserin son bölümlerinde bu mevzulara değiliniliyor. Son olarak konu biraz dağıldı affola. Düşe kalka çabalamaya çalıştığımız şu yarım yamalak dünyada verdiğimiz mücadeleler adına pozitif gülümseyen bir eser çıkartmaya çalışmış diyebilirim Müge Gültan için..
Şiddetle tavsiye ettiğim bir kitap değil sizlere. 'Kaos' 'Para' 'Ağlamalıyız' ve 'Gülümseyelim' konu başlıklı deneme yazılarını okurken beğendim özellikle.. Yazarın kalemine ve yüreğine sağlık.
Cahilliğinin farkına varmayıp tamam ben oldum prensipleri üzerine hayatını idame ettiren insanlar öyle çok ki. İnanın bana büyük tehdit oluşturuyorlar.
Allah`ım bana ve aileme sağlık ver, Allah`ım sahip olduklarımızı elimizden alma, Allah`ım bizlerin karşısına hep iyi insanlar çıkar. Allah`ım ay sonunu getirmeme yardım et.
Yaradan, bizlerin hayalini dahi kuramayacağımız öyle büyük, öyle güzel özelliklere sahip ki; bu güzellikleri, özellikleri paylaşmak istemiş ve biz insanları yaratıp, kendin de olan özelliklerden kum taneleri kadar serpiştirip bizlerle paylaşmış.
Paşam “ordu yok” dediler kurulur dedi. “Para yok” dediler bulunur dedi. ”Silah yok” dediler bulunur dedi. “Düşman çok” dediler yenilir dedi. Gazi Mustafa Kemal, o günler de hayal etmeseydi bugün Türkiye Cumhuriyeti var olur muydu?