1952 Mardin / Kızıltepe’de doğdu. Küçük yaşta ilim tahsiline başladı. Yörenin alimlerinden okuyarak hızlı bir şekilde ilerledi ve bu ilerleyişini yörenin en önde gelen alimlerinden (Seyyid Muhammed EL-ARABKENDİ)’den icazet alarak taçlandırdı. Yüksek tahsilini yanında yapıp icazet aldığı hocasından hemen ayrılmayıp hocasının yaşlanması sebebiyle hocasının yerine geçti. Henüz genç yaşta bu görevi deruhte edebilecek kabiliyette olduğunu ispatladı. Kendisini sürekli geliştirdi ve yöre alimlerinde pek de görülmeyen bir durum olan, genç yaşta eser vermeyi başardı.Hoca efendinin kabiliyeti ve kendi sahasında otoriterliği onu tanıyan alimler tarafından itiraf ve ortaya koyduğu şaheser kitaplarla da ispat edildi. Kitapları İslam aleminde kabul gördü ve otoriteler tarafından benimsendi.
Eserleri:
1. Hüccet Değeri ve Tedvin Açısından Sünnet
2. Sahabe Dönemi
3. Dehlevi’nin Tasavvuf Anlayışı ve Islahatçı Görüşleri
4. Nebevi Ahlak
5. Sahabeye Dil Uzatanlara Reddiye
6. Allah’a Gidenlere Kılavuz.
"Pek yakında diğer ümmetler , aç insanların bir çanak başına üşüşmesi gibi sizinbaşınıza üşüşecek " Ashabı Kiram bunun üzerine : "Ey Allah' ın Resulü bu müslümanların sayı bakımından az olmasından mıdır?diye sorunca Allah Resulü (s.a.v)cevaben şöyle der :"Hayır, aksine siz o gün çoksunuz, ancak bu çokluk sel üzerinde biriken çerçöpün çokluğu gibi olacaktır.Allahu Teâlâ sizin kalplerinizs vehn salacak ve düşmanlarınızın kaplerinden heybetinizi çekip alacaktır." Ey Allahın Resulü vehn nedir?":" Vehn , dünya sevgisi ve ölüm korkusudur."[3]
Peygamber Efendimiz ( s.a.v) bir hadis- i şeriflerinde şöyle buyurur:" Ümmetimden kıyamete kadar hak üzere sebat eden ve muhalefet edenlerin kendilerine zarar veremeyeceği bir grup daima var olacaktır .[18]
Bütün dünya, Kur' an- ı eline alarak Britanya parlamentosunda konuşan Gladoston' un şu sözlerini duymuştur:" Bu Kur' an müslümanların elinde olduğu sürece onların topraklarında sürekli kalmamız mümkün değildir "
Batı bu şüphe dalgasını müslümanlar arasında yaymak için İslam dünyasında bir takım uzantılar edinmeye çalıştı .Bu kimselerin üniversite ve enstitülerde ilmi faaliyetlerde bulunan özellikle de İslamı araştıran ve İslami ilimlerle ilgilenen kimselerden olmasını tercih etti .İslam ülkelerinde üniversitelerde yer alan doktor vb.unvanlı bazı akademisyenleri bu şüpheleri yaymak için istihdam ettiler.Bu kimseler , batı kafasıyla düşünmekte ve çalışmalarında batılı tezleri eksen almaktadırlar.Onların seslerini duyurmakta ve papağanlar gibi tekrarlayıp durmaktadırlar.
İslam tarihindeki en tartışılan konuları (ilk halifeler dönemini) çeşitli temel kaynaklardan sunması ve duygusallığa girmemesini takdire değer buldum. Katılmadığı kaynaklarda da sebepleriyle beraber notlar düşmüş. Kitap tarihin yanı sıra İslam tarihi, İslam hukuku, siyaset felsefesi ve hadis metodu yönünden de ipuçları ortaya koyuyor.
1 puanı da acizane katılmadığım görüşleri için (aşırı hüsnüzan ve birkaç konu) kırdım.
Fazlaca yazım yanlışı ve ifade sorunu vardı ancak sonraki baskılarda düzeltildiğini tahmin ediyorum.