Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Murat Özkan Yorumları ve İncelemeleri
Murat Özkan yorumları ve incelemelerini, Murat Özkan kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Murat Özkan puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Rusların tabiriyle “Beyaz General”; Türklerin tabiriyle “Ak Paşa”nın yaşantısının anlatıldığı bu eserde,
Türkistan’ın işgali, bir de işgali yapan komutan ekseninde ele alınmıştır. Skobelev, zaten asker kökenli ve önemli bir ailede yetiştirilmiştir. İyi bir eğitim almış, Ruslar için önemli bir komutan olmuştur. Yalnızca 39 yıl yaşamış ve bu kısa süre içerisinde birçok başarıya imza atmıştır. Elbette, Skobelev’in başarısı demek Türklerin hezimeti demek olmuştur. Hem Osmanlı’da hem de Türkistan’da Türklere büyük acılar yaşatmış, Panslavist bir komutandır. Ayrıca içinde büyük bir Türk ve Alman düşmanlığı bulunan Skobelev, her şeyden bağımsız olarak düşünüldüğünde çok iyi bir askerdir. Alman düşmanlığı olmasına rağmen ölümünde bir Alman hayat kadınının parmağı olduğu düşünülmekle birlikte ölümü henüz aydınlatılamamıştır.
Yazarın tutumu yansız olmakla birlikte dilinin de oldukça anlaşılır, sade olduğunu görmek mümkündür. İngilizce, Türkçe ve Rusça eserler kullanarak ortaya konan bu eser; yazarın doktora tezinin kitaplaştırılmış hâlidir ve alanının önemli bir noktasında bulunmaktadır. Türkistan tarihine ve özellikle işgal dönemine meraklı olanlara önerebileceğim, oldukça anlaşılır ve zengin kaynakçası olan bir eserdir. İyi okumalar
Ordu Üniversitesi’nde Tarih bölümünü okur iken benden bir kaç sınıf üstüm olan ve daha sonra akademik yolculuğunu başarıyla devam ettiren kitabın yazarı değerli abim ,arkadaşım ve hocam Murat Özkan ‘ın kaleminde böylesi güzel bir eseri okumak gurur ve keyif vericiydi benim için.Hiç sıkılmadan keyifle ve merakla okudum. Kitabın konusuna gelince kısaca Çarlık Rusya’nın sömürgeci devletlerden geri kalmamak için başlattığı bu seyahatler yer üstü ve yer altı kaynakları bakımında zengin,ticaret yolları üzerinde yer alan ve güç olarak üstünlük kurabileceği Türkistan coğrafyası üzerinde yoğunlaştı.XVI. Yüzyıl ile XIII.yüzyıllar arasında başlayan Çarlık Rusya keşif hareketlerinin en verimli olanı XVIII. yüzyılın sonlarında Rus seyyah Burn
aşev’in önderliğinde Türkistan’a yolculuğa başlayanlar tarafından yapılır.Bu bir yıllık keşif gezisinde Burnaşev Buhara’nın tarihi,coğrafyası,iklimi,siyasi,askeri ve sosyal durumu hakkında çok detaylı ve doyurucu malumatlar kaleme alıyor.
144 syf.
10/10 puan verdi
Burnaşev'in Buharası
Türkistan yıllar boyunca çileye gark olmuş zorlu bir coğrafyadır. Fakat yaşamanın zor olduğu bu coğrafya sömüren için yegane hedeftir. Rusların bölgede nihai hedefi bölgeyi kademeli olarak emperyal bir şekilde ele geçirme üzerine kurulurken; bu hasmane tutumun belki de en iyi yönü tarihi yazılı hale sokan seyahatnameleri kazandıran Rus elçilik raporlarıdır. Burnaşev Rus tahakkümünü sağlamak için hazırladığı raporu 2. Çariçe Katerina'ya sunarken, tarihimizin Türkistan'daki en önemli mihenk taşlarından biri olan güzel Buhara'yı da okuyan için daha çok aşikar kılar. Tarihi değeri apaçık ortada olan Burnaşev'in notlarını daha değerli kılan ise üstüne eklenen başka seyyahların notlarıdır. Seyahat notlarının benzer notlarla desteklendiği, bu güzel anlatım tarihseverlerin okuduklarına pişman olmayacakları kadar güzel...
Asıl adı Timofey Stepanoviç Burnaşev olan Rus maden işletmeleri mühendisi olan seyyah özel bir görev olarak Türkistan'a gönderilmiştir. İki kez seyahet görevi verilen Burnaşev ilkin Buhara'ya ikincisi Taşkent'e gitmiştir. Rusya bu seferlere önem vermesinin nedenleri arasında; ekonomisi güçlendirmekve Hristiyanlığı yaymaktır.
Kitap 3 bölümden oluşmaktadır.
1. bölümde genel hatlarıyla Buhara ve Rusya arasındaki ticari ve diplomatik ilişkiler üzerinde durulur.
2. bölümde yolculuk notları, Buhara'ya ait bilgilerin içerdiği kısımdır. Değerli bilgiler barındırır. Nüfusundan, yemeklerine, hastalıklarına, kimlerin yaşadığıklarına kadar farklı bilgileri bulacaksınız.
3. bölüm ana bölümlerden ayrı tutulmuş ve genel bir panorama çıkarılmıştır.
Kitap okumaya değer. Çünkü Rusya'nın büyüme çabası içerisinde nasıl bir yol izlediğini anlamak adına, batıda İsveç ve güneyde Osmanlı'nın varlığı onları Türkistan'a itmiştir. Üstüne bu bölge üzerinden Hindistan'a ulaşılabileceği fikri de çıkınca Rusya Türkistan'a ayrı bir önem vermiştir.
Rus politikasının başlangıcı adına okunmalıdır ancak mutlaka devam ettirilmelidir.
kanaat notu: 7/10
Kitap konuyu ünlü rus komutanı akpaşa üzerinden gayet akıcı bir şekilde ortaya koymuş. Türklerin beraberlik sağlayamaması, birbirlerine düşüp asıl düşmana karşı birleşememelerinin sonucunun nasıl olduğunu, bugünde hala aynı politikayla yönetilen Rusya’nın ne olduğunu anlamak açısından önemli bir kaynak.
Hive Hanlığı
Serinin bu kitabında Orta Asya'nın Hârezm bölgesinde, Hive şehri merkezli kurulan Hive Hanlığı anlatılmış. Başlangıç olarak Hive Hanlığı'nın kuruluşuna giden süreçte bölge ve geçirdiği siyasi olaylar anlatılarak, Moğol işgali ve Timur'un icraatlarıyla hanlığın kuruluşuna geçilmiş.
Kitabın ilerleyen bölümlerinde hanlığın diğer komşu Türk hanlıkları ile girdiği mücadeleler ele alınarak Orta Asya'daki tarihsel süreçteki karışıklıklar okuyucuya aktarılmış. Akabinde gelen Rus işgali incelenmiş. Burada ise Rusların bölgeye ilgisinin başlangıcı, yapılan seferler ve bölgenin işgali anlatılarak kitabın sonunda ise Hive Hanlığı'nın kültürel, askerî ve ekonomik özelliklerine değinilmiş.
