Ama yıkılmıştım, yaralıydım. Doğruluğuna, ahlaki zarafetine, entelektüel dürüstlüğüne, yeteneğine öylesine hayran olduğum adam, yere serilmişti. İşbirliğimiz tamamen ölmüş gibi geliyordu bana. Ben de ölmüştüm.
İntikama gelince, bu yakışık almayan, soysuz bir şeydir, gelişmiş bir toplumun cevabı bu olamaz. Hayır, mösyö, toplumun görevi hayatı düzeltmek ve dolayısıyla bu hatayı işlemiş insanı da düzeltmeye çalışmaktır.