...Aynı zamanda Türkiye'deki garip bir manzarayı da gözler önüne seriyordu. Nedense yurdumuzda yakın tarihle ilgili bilgiler sadece tek kaynaktan çıktığı gibi anlatılarsa kabul görüyordu. Farklı kaynaklardan alınmış bilgiler kapı gibi vesikaya da dayansa reaksiyona sebep oluyor ve bazı çevreler hemen jurnalciliğe soyunuyordu.
"İş Bankasının ilk sermayesi de Hindistan'dan Mustafa Kemal'e gönderilen paranın geri kalanı idi. Bu para, millete ve devlete gönderilmişti. Mustafa Kemal el sürmemeli idi." (Falih Rıfkı Atay, Çankaya, s.455-457)
Temsilciler meclisinin 272 üyesinden 222'si CHP'li idi. (Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı. Anayasa Hukukumuzun Gelişmesi ve 1961 Anayasası, s.151)
İşte büyük ekseriyetinin CHP'li olduğu böylesine Kurucu Meclis 1961 Anayasasını hazırlamıştı. Bu heyetin içerisinde "solun fikir babası" olan ve Marksist fikir yapısına sahip pek çok kişi vardı. İşte bu gibi şahıslar,gayet ustaca hareket ederek kendi ideolojilerine yarayacak bir anayasa hazırlamak için çalışacaklar ve neticede muvaffak olacak, ülkeyi 20 yıl sancılar içerisinde kıvrandıran bir metin ortaya koyacaklardı.
6. Cilt
"Bu cereyanlar nihayet TpCF'nı meydana getirdi. Onların tek bir endişeleri vardır ve bütün bu yeni cereyan bu endişeden doğmuştur: diktatörlüğün, istibdadın önüne geçmek. Reis-i cumhura fazla hak verilmesi birgün bu makama gelecek eşhasın tahakküm ve istibdadını intac edebilirdi. Bunu ancak birinci fırkanın harekatını daimi bir kontrol altında bulundurabileceği ikinci fırka yapabilirdi. Reisicumhurun istibdadına, eski fırkanın vaziyeti suistimal etmesine ancak böyle bir emniyet sübabı mani olabilirdi. İşte TpCF'nı doğuran en büyük amil budur." (M. Tunçay, Tek Parti Yönetiminin Kurulması, s.125)
Fransız yazar Calude Farrere bile bir eserinde şaşkınlığını şöyle belirtiyordu: " Günümüzün cumhuriyetçi Türkleri, kendilerini Bayezid'in torunları değil de Timur'un torunları sayıyorlar." ( Türklerin Manevi Gücü, s.198)
Selamünaleyküm, çok güzel bir eser şöyle, içeriği dergi tarzında ve kullanılan kaynaklar gayet açık bir şekilde ortaya konulmuş. Akış içerisinde ''Sayfalar arasında'' şeklinde konu başlıkları açmalarını da ayrıca beğendim. Ama dönemi dolayısı ile siyah beyaz basılmış ve bu biraz eseri aşağı yönde çekiyor diyebiliriz. Tabii ki eserde eksik noktalar ve kullanılan kaynaklarda hatalar olabilir bunu da dönem şartlarında değerlendirmek( Dönem şartlarından kastım kaynaklara ulaşılabilirlik ve ortaya konan çalışmaların doğruluğu)gerekir. Vesselam.