Mustafa Ragıp Esatlı

Meşrutiyet'ten Önce Manastır'da Patlayan Tabanca yazarı
Yazar
7.5/10
0 Kişi
4
Okunma
1
Beğeni
1.384
Görüntülenme

Hakkında

1896 yılında babasının resmi görevle bulunduğu Rumeli'nin Taşlıca ilçesinde doğdu. Babası, Yalova Kaymakamlığı görevindeyken vefat eden Mehmet Ali Bey'dir. Büyükbabası Tanzimat dönemi edebiyat ve düşünce hayatımızın ünlü simalarından Namık Kemal'in ilk eşi Nesime Hanım'ın da babası olan, Niş kadılığında bulunmuş Mustafa Ragıp Paşa'dır. Annesi Sapanca kökenli bir aileden Binnaz Hanım'dır. Annesinin erken bir zamanda vefatıyla on yaşlarında İstanbul'la gelen Mustafa Ragıp'ın bakımı ve yetiştirilmesini Nişantaşı'nda ikamet eden halası Zeynep Hanım üstlenir. İlk ve orta öğrenimini burada tamamlar. 1915 yılında Darülfünun Edebiyat Fakültesini bitirir; Rıza Tevfik'in yanında Tarih ve Felsefe ihtisası yapar. Askerliğini Birinci Dünya Savaşı sırasında hesap memuru olarak Yemen'de yapan Mustafa Ragıp, 12 Eylül 1929 yılında Tikveşli bir ailenin kızı olan Naciye Hanım'la evlenir. Naciye Hanım'la yaptığı bu evlilikten 1933 yılında Berrin adında bir kızı dünyaya gelir. Gazetecilik Hayatı, Vefatı ve Eserleri: Mustafa Ragıp Esatlı 1913 yılında arkadaşları Mabeyinci Bekir Beyzadelerden Abid ve kardeşi Halim ile birlikte Safahat-ı Şiir ve Fikir adlı bir dergi çıkarır. 3 sayı kadar süren dergide dönemin genç ediplerinden Halit Fahri (Ozansoy), Orhan Seyfi (Orhon), Selahattin Enis, Hıfzı Tevfik (Gönensay), Safi Necip ve İhsan Raif Hanım'ın ürünleri yayımlanır. Gazetecilik hayatının bu ilk yıllarında ömürleri kısa süren istiklal ve Nihai adlı dergileri yayımlar. Daha sonra Hürses, İkdam ve Haber gazetelerinde çalışır. 1928 yılında girdiği Akşam gazetesinde 1953 yılına kadar istihbarat şefi olarak görev yapar. Bu yıllarda Mehmet Alioğlu müstear ismiyle Tasvir, Son Saat ve Son Posta gazetelerinde günlük olaylara ait yorumları; Mehmet Reşid müstear ismiyle Hürriyet gazetesinde tarihi konularla ilgili fıkraları yayınlanmıştır…
Ünvan:
Gazeteci
Doğum:
1896

Okurlar

1 okur beğendi.
4 okur okudu.
1 okur okuyor.
19 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.

Okur demografisi

Kadın% 0.0
Erkek% 0.0
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Cami, -adının delalet ettiği manaya göre- aynı zamanda halkın toplanacağı, her türlü müşterek içtimai işlerinin birlikte görüşecekleri bir mahfel vazifesini de görüyordu. Sonraları -birçok ihtilal teşebbüs ve hareketleri, ulemanın önayak olmasıyla, buralarda tertip edildiğinden mahzuru görülen bu maksat terk edilmiş, camiler yalnız ibadet etmeye tahsis edilmişti.
Sayfa 51 - Bengi Yayınları·Kitabı yarım bıraktı
Mimarinin Çöküşü
Edebiyatta, musikide oldukça varlık ifade eden hayat ve gelişme hareketlerinin kaydedildiği III. Selim, II. Mahmud ve Sultan Mecid zamanlarında mimari, hiçbir şahsî hüviyet ve meziyetlere malik değildi. Esasen son asırlarda memlekette yapılan binalar, zevksiz, ehilsiz, kültürsüz ve sanat kabiliyeti olmayan Rum, Ermeni kalfalarının elinden çıkıyordu. Bu vaziyet karşısında Teşvikiye Mahallesi'nde yapılacak binalarda mimarî bir vasıf aranamazdı.
Sayfa 70 - Bengi Yayınları·Kitabı yarım bıraktı
Reklam
Reklam