Bir gün olursun iki gözüm sen de aşka yâr
Bu mâcerâyı ben o zaman söylerim sana Bir gün düşersin sen de iki gözüm aşka, Bu macerayı ben o zaman anlatırım sana.
Şeyh Gâlib
Seyre çık gül-şene var ârızın arz et bâğa Var mı rûyun gibi gül güllere sor bana sorma
Seyre çık, gülşene var, yanağını göster bahçeye,
Var mı yüzün gibi bir gül, güllere sor, bana sorma.
Enderunlu Vâsıf
Cânımı cânân eğer isterse minnet cânıma
Cân nedir kim ânı kurbân itmeyem cânânıma
Canımı canan eğer isterse, minnet canıma,
Can nedir ki onu kurban etmeyeyim cananıma!
Fuzûlî
Cân-sûz olıcak mahabbet-i zât-ı Hudâ Tavr-ı dili nûr-ı aşk eder nâ-peydâ
Tanrı sevgisi gönlü tutuşturunca,
Gönlün suretini belirsiz eder aşk ışığı. Hâletî
Aşkında mübtelâlığımı ayb eden sanır
Kim olmak ihtiyâr iledir mübtelâ sana
Aşkına tutulmuşluğumu kınayan sanır
Ki, istemledir gönlünü kaptırmak sana.
Fuzûlî
Öyle dolmuştur gözüm gönlüm hayâl-i yâr ile
Kanda kim baksam görünen nakş-ı cânândır bana
Öyle dolmuştur gözüm, gönlüm sevgilinin hayaliyle,
Her nereye baksam, görünen sevgilinin suretidir bana.
Rahmî
Ey kıyâmet gönlüme sorma hesâbın cevrinin
Elli bin yıldan uzundur bir şeb-i hicrân âna
Ey sevgili, acılarının hesabını gönlüme sorma,
Elli bin yıldan uzundur, bir ayrılık gecesi ona.
Ahmed Paşa
Cânımı cânân eğer isterse minnet cânıma
Cân nedir kim ânı kurbân itmeyem cânânıma
Canımı canan eğer isterse, minnet canıma,
Can nedir ki onu kurban etmeyeyim cananıma!
Fuzûli
Gerek seng-i siyâh olsun gerekse atlas ü dibâ
Garaz bir bâliş-i râhat bulmaktır ser altında
İster kara taş olsun, isterse ipekli kumaşlar,
Maksat rahat bir yastık bulmaktır baş altında.
Hasan Çelebi
Sel gider kum kalır âhir buna âlem derler
Eyleme âşık-ı üftâdeni ağyâra fedâ
Sel gider kum kalır sonunda, buna dünya derler,
Eyleme kara sevdalı âşığını ellere feda.
Enderunlu Vâsıf