Kütüphane öğle saatinde kapanırdı. Bir kitaba ulaşabilmek için bir sürü bürokratik engeli aşmak gerekiyordu. İlyiç kütüphaneye söverdi, tabii bunu yaparken aslında bütün Parise söverdi.
İlyiç'in zafere olan güveni asla bir an bile zayıflamamış olsa da, sabahtan akşama kadar çalışıyor ve bütün bu endişelerin getirdiği korkunç yük onu uykusuz bırakıyordu. Gece yataktan kalkar, herhangi bir talimatın yerine getirilip getirilmediğini kontrol etmek için telefon etmeye ya da bir yerlere bir tane daha telgraf göndermeye başlardı. Zamanının çoğunu bürosunda gelenleri kabul ederek geçirir, gün içinde hemen hemen hiç evde olmazdı. O telaşlı aylar boyunca onu çok daha az görüyordum; birlikte yürüyüşe çıkmayı neredeyse bırakmıştık.
"İnsan, sadece insanlık tarafından yaratılmış olan bütün zenginliklerle beynini zenginleştirebilme yeteneği ve becerisini gösterebildiği oranda komünist olabilir."
Sayfa 25 - Lenin, XVII. Cilt S. 314-319.Kitabı okudu