Most Liked Natalio Grueso Quotes
You can find Most Liked Natalio Grueso quotes, most liked Natalio Grueso book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Ağızları yapış yapış, sanki birileri şakaklarına çivi çakıyormuş gibi kesintisiz bir ağrı var başlarında. Birbirlerinin yüzlerine bakamıyorlar, yarım asırlık dostluk, yarım asırlık güven, hayalleri, sırları paylaşma, yarım asır boyunca saygıdeğer ve sıkıcı kocalarına karşı sadakatsizlikleri kusursuz mazeretlerle örtme, evlatlarının vaftizleri, ilk torunun doğumu, kır evinde iki ailenin beraber geçirdiği Noeller. Ve şimdi Phnom Penhdeki Tonle Sap Nehri’nin kıyısındaki pis bir büfenin gölgesinde akşamdan kalma ve büyük bir utançla oturmuş iki dost, ilkokul birden beri süren sarsılmaz dostluklarının ellinci yılını kutlamak için kendilerine Uzak Doğu’da maceralarla dolu bir seyahat hediye eden büyük ve yenilmez Margie ile Wendy el ele gelmişler ve şimdi birbirlerinin yüzüne bakamıyorlar, önceki gece yaşananlarla ilgili konuşamıyorlardı.
Arabasında fazladan bir lastik bulundurmamasının devlete ne zararı olduğunu anlayamamıştı, sonuçta lastiği patlasa da zararı bir tek kendisine olacak, çekiciyi çağırıp -para verip- başka bir lastiği kendisi almak zorunda kalacaktı. Devlet kim oluyordu da onun alınteriyle çalışarak kazandığı paranın üstüne yatıyordu? O gün kazandığı paranın tümünün o saçma cezaya gideceğini bile bile nasıl mesailerini tamamlayabiliyorlardı?
Ve insanlar her durumdan ahlaksızca çıkar sağlamayı iyi becerdikleri için masum vatandaşlar cenaze günlerinde kelimelere normal hayatlarından daha fazla para harcıyor, düğünlerde -kuaförlerde veya restoranlarda olduğu gibi— her gün kullandıkları kelimeler için daha fazla ödemek durumunda kalıyorlardı. Tabii bütün bunlar inanılmaz gelişmiş teknolojinin sayesindeydi, konuşulan ve yazılan her şeyin faturası anında kesiliyordu.
Devlet bu durumdan son derece memnundu, ne de olsa çok uluslu yasal düzenlemeler sayesinde büyük çapta
vergi alıyorlardı. Sadece kilise ile ordu ödemeden muaftı, devletle kilise arasındaki anlaşma, ulusal güvenlik ve bu tür şeyler... Her zamankinden.
Belki de bizim zamanımızın en büyük kötülüğü de budur, herkes her şeyi yargılamaya hakkı olduğunu, olayları hiç bilmeden fikir beyan edebileceğini zanneder; tıpkı küstah bir denizcinin altında ne olduğunu bilmeden buzdağını küçümsemesi gibi.
Sayfa 210