"Yunus Emre Aşkın Yolculuğu" filmini izlemem ve Yunus Emre yi daha çok bilme arzusuyla okuduğum kitap.
Nevzat Tarhan kitabında; Yunus Emre nin siirleri üzerinden giderek kalp, ruh, akıl ekseninde bize ilahi aşkı anlatmaya çalışmış.
Başarmış mi ? Elbette . Körelen maneviyatımiza ya da körelen maneviyatima su gibi ekmek gibi geliyor. Dünya yolculuğumuzda durup bir silkelenmemize, bu geçici dünya hayatıyla kuracağımız ilişkileri ve yersiz hissettiğimiz duyguları tekrar gözden gecirmemize vesile. Ve belki de hissederek okunduğunda bir antideprasandan daha etkili bir sakinleştirici. Terapi başlığının ziyadesiyle hakkını vermiş yazarımız. Kaldı ki kitabında da modern psikiyatri tedavi yöntemlerinin Yunus Emre nin perspektifi ile benzer yanlarına dokunur. Yunus Emre yi bir sosyal psikolog olarak görür.
Yunus Emre yi bilme arzum bitti mi ? Hayır. Daha çok bilmek istedim. Hissettiğini hissedebilmek . Belki o yirmi dört saat o arzuyla, o aşkla doluydu. Aşk bilmeyi gerektiriyor. Bilmek anlatmayı. Anlattıkça içindeki coşku, heyecan daha da artıyor. Gerçek aşkı , yaradan aşkı.
Bir nebze de olsa hissedebilmek ümidiyle....
Nevzat Tarhan 'la ilk incelemem :)
Prof. Dr. 
