Nihat G. Kınıkoğlu 1937 yılında Malatya’da doğmuştur. Dr. Seher Kınıkoğlu ile evli olup Gül, Beste ve Batu adlarında üç çocuğu bulunmaktadır. Çocukluk yıllarını, bazı öykülerinde de yer alan, babasının atölyesinde geçirmiştir. Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü ve İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü mezundur. 1964 yılında Milliyet Pazar ekinde “Öldürenler” ve Yeditepe Sanat Dergisinde “Siyah Eller” adlı ilk öyküleri yayımlanmıştır. Ereğli Demir Çelik Fabrikası’nda kuruluş aşamasında çalışmış, daha sonra ABD Denver Üniversitesi’nde doktora yapmış, ABD Massachusetts Institute of Technology’de, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nde çalışmıştır. Anadolu Üniversitesi’nde Türkiye’nin ilk Metalürji Enstitüsü’nü, Devlet Planlama Teşkilatı’nda “Türk İşbirliği Ajansı”nı, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde “Balkan İleri Döküm Teknolojileri Merkezi”ni kurup yönetmiştir. Balkan Metalurjistler Birliği onur üyesidir. Birleşmiş Milletler UNIDO Başdanışmanı olarak UNIDO Viyana Merkezi’nde ve Afrika ülkelerinde 5 yıl görev yapmıştır. Yıldız Teknik Üniversitesi, Kimya Metalurji Fakültesi Dekanı iken emekli olmuştur. Mesleğiyle ilgili iç ve dış yayınları, “Malzeme Bilimi ve Mühendisliği” adlı bir çeviri kitabı bulunmaktadır.
Türk Dil Kurumu için “Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Terimleri” sözlüğünü hazırlamış olup Türk Dil Kurumu’nun, Türk Dünyası Bilgisayar Destekli Dil Bilimi Çalışma Grubu’nun üyesidir.
Cumhuriyet ve diğer gazetelerde çeşitli makaleleri yayımlanmıştır.
Çocuk ve Çevresini Koruma Vakfı’nı kurmuş ve yönetmiştir.
Emeklilikten sonra yeniden edebiyat yazılarına dönmüştür. “Bosna Şarkısı” adlı oyunu Devlet Tiyatroları ve İstanbul Şehir Tiyatroları repertuarına alınmış, Mitos Boyut tarafından basılmıştır. “Yine Aşığım” adlı öykü kitabı Cem Yayınevi tarafından basılmıştır. 1877-1917 yılları arasında Doğu Anadolu’da geçen olaylar üzerindeki araştırmalarına dayanan “Vatan Vardı Kurtarılacak" ve Afrika’daki anılarını romanlaştırdığı “Somali’de Aşk ve Ölüm” isimli romanları abm Yayınevi tarafından basılmıştır.
Bosna'da yaşananlardan yola çıkılarak yazılan Bosna Şarkısı, insanların birbirine düşman olmaması, barış ve dostluk içinde bir arada yaşaması için sanatın ne denli önemli olduğunu vurgularken, müzik sanatı ile etnik dinsel ayrımcılığı karşı karşıya getiriyor.
Bosna Şarkısı, dünyada savaşların insanlık üzerindeki vahşi etkisini anlatıyor.
Branko
Somali’nin yaşam şartlarının, coğrafyasının, kültürünün , doğasının, insanların tüm gerçekliğiyle gözler önüne serildiği, Avrupa’nın sömürgeci ülkelerin klasik demokrasi, özgürlük gibi kavramlara dayanarak önce kışkırtmalarla iç savaşı çıkarıp sonra nasıl katliamlara kalkıştığının aktarıldığı ve tüm bunlarla rağmen Somali halkının ülkeleri için sömürgecilere karşı nasıl direndiklerinin anlatıldı, bunları anlatırkende imkansız gibi görünen bir aşk hikayesiyle eserin süslendiği güzel bir çalışma olmuş.
ermeni sorunu daha iyi anlayabilmemiz için, okunmasını tavsiye ederim.ayrıca bugünlerde: gündemde olan kürt sorunu adı altında bzi oldukça meşgul eden ve üzen soruna da açıklık getireceği kanatindeyim. tarihden ders almakta fayda var.