NIKKI VAN DER GAAG 2002’den beri toplumsal cinsiyet ve kalkınma alanında çalışan, özellikle kız çocuklarıyla erkekler ve toplumsal cinsiyet eşitliği konularına odaklanan bağımsız bir araştırmacıdır.
Feminizm ve Erkekler (çev. Güzide Diker, Aram Yayınları, 2017) ile Guide to Women’s Rights (2008) adlı kitapların yazarı ve State of the World’s Fathers (2015) kitabının ortak yazarlarından biridir.
• Boşanma utanç vericidir. Ör. Pakistan
• Evlilikte seks erkeğin hakkıdır. Ör. Pakistan
• Cinsel aktiviteler (tecavüz dahil) erkekliğin bir göstergesidir. Ör. Güney Afrika
• Kızlar bir erkeğin cinsel dürtülerini kontrol etmekle sorumludur.
• Bir erkek sosyal olarak üstün görülür ve bir kadın üzerinde güç kullanma hakkına sahiptir. Ör. Hindistan, Nijerya ve Gana
• Bir erkeğin, "doğru olmayan" davranışları için bir kadına fiziksel disiplin uygulamaya hakkı vardır. Ör. Hin distan, Nijerya ve Çin
• Fiziksel şiddet bir ilişkideki anlaşmazlıkları çözmek için kabul edilebilir bir yoldur. Ör. ABD
• Aile içi şiddet "tartışılmaz" bir konudur. Ör. Güney Afrika
"Kendime feminist diyorum. Kendileri için bu adı ister kullansın ister kullanmasınlar, her iki cinsiyetin eşitliğine inanan herkesin bir feminist olduğunu düşünüyorum."
(ÇIKIN ÇIKIN GELİN #42027708 )
Sevgili muhterem 1K ailem, 😊
Bir etkinlik düzenlemek istiyorum. Kadınlığa, kadın olmaya, kadın olmayı anlamaya dair…
Dünya kadınlar gününe 10 gün kalmışken "emeği" daha çok anlayalım istiyorum ve kadın yazarlarımızı daha çok okumaya davet ediyorum sizleri. Umarım bu
Bu kitabı erkeklerden nefret etmekle suçlanmaktan bıkan tüm feministlere şiddetle tavsiye ediyorum. Feminizmin Erkekler için nasıl geçerli olduğunu merak eden erkeklerede Tavsiyeler ediyorum
Erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama mücadelesinde yer almalarının neden çok önemli olduğunu ve kadın haklarının iyileştirilmesine aktif katılımın uzun vadeli ve kalıcı fayda sağlama yollarını Erkeklik ve erkeklerin toplumdaki algılanan rolünü ve bunun eğitimi, babalığı ve kadınlarla olan ilişkilerini nasıl etkilediğini inceler.
Yazar, feminizmde erkeklere çok ihtiyaç duyulduğu, cinsiyetlerin bölündüğü adil ve eşit bir topluma ulaşamayacağımız veya sınırlı kaynaklar için rekabet ettiklerini hissettiğimiz sonucuna varıyor.
İyi okumalar....
''Hak verilmez alınır.'' diyenlerin kitabı.
Feminizm hakkında oldukça net ve basit anlatımla bizlere, kadınların toplumsal eşitlik mücadelesi üzerine neler kazandıkları, nelerin mücadelesini verdiklerini, hangi haklar için hala mücadele edildiği üzerine kaleme alınmış değerli bir eser.
Özellikle feminist hareket içerisinde erkeklerin de aktif bir şekilde var olmaları gerektiğini ve kadın dayanışmasının da bu yelpazede genişlemesi gerektiğini üzerinde durarak her ne kadar hoşuma gitse de yazarın ataerkil güce karşı gizli bir kabullenişinin ve boyun eğişinin olduğu satırları okurken de eleştirmedim değil. Bu noktayı da ''ders'' olarak düşünürsek kitap oldukça başarılı bir şekilde oluşturulmuş diyebilirim içerik anlamında.
Kitapta özellikle feminist yapılar içerisinde ciddi bir güce sahip olan liberal feminist hareketi oldukça eleştirdiğine denk gelmek mümkün... Feminizmi sistem içi idare etme aygıtı ve beyaz* kadının sosyal haklarının düzenlenmesi meselesinden ibaret olmadığını söylerken dünya genelinde aynı sorunlarla boğuşan kadınların bir toplum olarak kolektif mücadelesinin önemini bizlere hatırlatmakta.
Kitap, feminizmi basit bir sosyolojik dille ele almış diyebilirim. Bu yüzden okuması kolay olmuş. Feminist felsefe noktasında oldukça eksik bırakılmış ve psikolojik değerlendirmeler de oldukça asgari düzeyde kalmış. Bu yüzden severken öldürdüğüm(olumsuzluk var) kitaplardan oldu. Yine bir çok kitaptan fersah fersah daha iyi bir kitap. ve okunması gerekenlerden.
FeminizmNikki Van Der Gaag · Sel Yayıncılık · 2019287 okunma
Feminizm ile ilgili oldukça kapsamlı bir kitap.
Nasıl başlamış, nasıl ilerlemiş, ne zaman bu mücadele "feminizm" adını almış ve örgütlü bir mücadeleye dönüşmüş tüm bunları istatistiklerle ve araştırma sonuçlarıyla size sunan bir kitap.
Araştırma sonuçlarına ve istatistiklere bakınca, yüzyıllardır bu mücadele sürdürülürken kimi hakları kazanıp aynı hızla bazı hakları da kaybettigimizi bu nedenle aksi görüşler olsa da; feminizmin henüz amacına ulaşmamış bir mücadele olduğuna ikna oluyorsunuz.
Oy hakkı, mülkiyet ve eşitlik hakkı, doğum kontrolü gibi hakların kazanımının ülkelere göre gelişimi de var kitapta.
Hakların hiçbir dönemde verilmediğini, zorlu bir mücadele ile söke söke alındığını görmek can sıkıcı olsa da, umut ve cesaret veriyor.
Umarım bu kitabı okursunuz.
.
FeminizmNikki Van Der Gaag · Sel Yayıncılık · 2019287 okunma