Nir Hezroni Kudüs'te doğmuştur. Fizik eğitimi aldıktan sonra, birkaç yıl boyunca askeri istihbarat görevlisi olarak çalışmıştır. Daha sonra ekonomi ve iş idaresi okumak üzere ayrılmış ancak yüksek teknoloji üzerine bir kariyer gerçekleştirmiştir. 2014 yılında yayınladığı gerilim-korku türünde ilk romanı "Three Envelopes" (Bir Psikopatın Günlüğü, 2017, Garaj Kitap), okuyucular ve eleştirmenler tarafından beğeniyle karşılanmıştır. Yazar, ailesiyle birlikte Tel Aviv yakınlarında yaşamaktadır.
“İlginç. Ölü hayvan parçalarını kapı üstüne asarak ya da evin temeline gömerek iyi şans ve nimet bekleniyor. İnsanlar refahın kaynağının başka canlıların ölümü olduğuna inanıyorlar.”
“Tabancalar gereksiz bir güvenlik hissine kapılmamıza yol açıyor. Silahsızlardan çok silahlı insanın öldüğünü gördüm. Yanımda tabanca yokken algılarım daha kuvvetli.”
Bize temel eğitimde öğrettikleri şeylerden biri de buydu. Eğer aynı insanı iki farlı yerde görürseniz, sizi takip ettiğini var sayın.
Kitaba ilk başladığımda aman ne kadar psikopat olabilir ki demiştim.. Kitabı okudukça, sonlara geldikçe, belki de kitaptaki kadar başka bir psikopat yoktur, olamaz dedim.
Karakterimiz 10483.. 10 yıl önce ölmüş olması gereken ajan, örgüte gönderdiği günlüğü ile kafaları karıştırmaktadır..Bu günlük suikastçının hayatını ve aklındakileri anlatmaktadır.. Her sayfasında şaşırarak okudum, heyecanlandım, ürperdim. Sanırım hayatımda ilk kez beni bu kadar meraklandıran bir gerilim romanı okudum. Kusursuz şekilde ilerlettiği planlarını hayretle okudum.. Meraklılarına tavsiye edilir
Merhabalar Bir Psikopatın Günlüğü kitabı ile geldim okudum bitti kitabı elime aldığımda bir insan ne kadar psikopat olabilir ki demiştim sonra sayfaları ilerledikçe yok artık seviyesine kadar geldim ustalıkla kurgulanmış gerilim sevenler için kitabın ilk sayfasından son sayfasına kadar sıkılmadan okunabilecek bir kitap.
Seri 2 kitaptan oluşuyor
#okudumbitti️ #kitapyorum
#birpsikopatıngünlüğü ️ 291 Sayfa
.
"Zaman benim için farklı akıyor. Gülmüyorum ve gülümsemiyorum. Rüyalarımda bile. Başkalarını güldüren ya da gülümseten nedir anlamıyorum. Anlamaya da çalışmıyorum. Çoğu zaman ailemi koruyorum, kitap okuyorum ya da defterime bir şeyler