Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Oktay Bora Yağız

Oktay Bora YağızKurumsal Olgunluk Eğrisi yazarı
Yazar
10.0/10
2 Kişi
4
Okunma
0
Beğeni
339
Görüntülenme

Oktay Bora Yağız Gönderileri

Oktay Bora Yağız kitaplarını, Oktay Bora Yağız sözleri ve alıntılarını, Oktay Bora Yağız yazarlarını, Oktay Bora Yağız yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
392 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Serinin ikinci kitabını da bir solukta okuyup bitirdim. Okurken Türkiye'nin büyük şirketlerinin serüvenlerine de bakış attım. McDonalds, Arbys, Little Ceasers, Totoya, Dedeman Holding gibi büyük şirketlerin Türkiye'de ilk adımlarını atarken ki süreçlerini paylaşıyor Oktay Bora Yağız. 80 yaşına merdiven dayamış, sektörün öncüsü ve duayeninden "bir şirket nasıl yönetilmez" ilk önce bunu öğreniyorsunuz. Sonrasında ise bir şirketi yönetmek için gereken tüm özveriyi ve stratejileri örnekleriyle okuyorsunuz. Finans alanında yöneticilik yapan birisi olarak çok konuda ilham aldım. Bir şirketi sadece verimlilik, kârlılık, üretkenlik bakış açısıyla değil insan kaynaklarına, insan ruhuna ve zekasına yapılan yatırımla da nasıl kalkındırılabileceğinin örneklerini sunuyor yazar. Ve tabii ki başarının tek başına olmadığını neredeyse 60 yıla dayanan hem arkadaş, hem eş, hem de iş ortağı olan Esin hanımın payını unutmamak lazım. Her anlamıyla özendiğim ve dersler çıkardığım bir hayat hikayesi...
Anlamlı Ayrıntılara Ödünsüz Özen Göstermek
Anlamlı Ayrıntılara Ödünsüz Özen GöstermekOktay Bora Yağız · Scala Yayıncılık · 02 okunma
428 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Çalıştığımız şirketlerin aynı zamanda bir paydaşı olarak ve ilerleyen yıllarla beraber artan tecrübe doğrultusunda; şirket yönetimi, operasyonel süreçlerin işleyişi, şirketin finansal durumu, kurumsal ilkeler, çalışan aidiyeti, şirketin misyonu ve vizyonu hakkında söz sahibi olabilmeli ya da en azından düşüncelerimizi ifade edebilmeliyiz. Maalesef çevremde en çok gözlemlediğim çalışanların büyük bir çoğunluğunun çalıştığı şirkete yabancılaştığını hatta kendi yaptığı işe bile yabancılaşan insanların olduğunu görmek oldu. Oktay Bora Yağız, Türkiye'de yönetim danışmanlığı işini ilk başlatanlardan. ODTÜ mezuniyeti sonrası DPT'de başlayan kariyeri, özel sektörde zarar eden şirketini kâr edebilir duruma getirmesi ve şirketi daha iyi nasıl yönetilebilir diye vermiş olduğu mücadeleyle farklı bir yöne evriliyor. Yönetim yapmaktan yönetim satmaya geçiyor. 80 yaşında merdiven dayamış bu yönetim gurusunun anılarını okuyunca öğrenebileceğimiz çok şey olduğunu görüyoruz. Benzer sorunlar, benzer yaklaşımlar... Fakat her şeye rağmen iş hayatının güzelliği de bir şeyleri değiştirebilme ümidiyle mücadele etme duygusu. O duyguyu kaybetmemek dileğiyle...
Kurumsal Olgunluk Eğrisi
Kurumsal Olgunluk EğrisiOktay Bora Yağız · Scala Yayıncılık · 02 okunma
Reklam
Türkiye'de ikinci adam kıtlığı, kendini toplumun her kesiminde göstermekte. Doktor sayısının hemşire sayısından, usta sayısının kalfa sayısından, avukat sayısının katip sayısından, mühendis sayısının tekniker sayısından fazla olduğu ülkemizde meslek piramitleri tepetaklak durmakta. İkinci adam yetiştirmeye yönelik okulları bitirmiş olanlar bile, işlerini o düzeyde sürdürmektense, meslekleri dışında başka fırsatların arayışına yönelmektedirler.
Sayfa 370 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
Boşaltacağı görevi dolduracak kişiyi önceden belirleyip hazırlamak, yönetici olmanın hem erdemi hem de sorumluluğudur.
Sayfa 187 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
Bana göre önemli olan, işçi ücreti değil, işçiliğin toplam giderler içindeki payı idi.
Sayfa 164 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
Çalışanlara kurumu özümset, onların sonuçlardan yararlanmasını sağla; iş coşkusunu canlı tut.
Sayfa 100 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Ülkemizde de yurt dışında da gözlemlediğim, okuduklarımdan da gördüğüm, şirket yönetimlerinin şirket performasına ilişkin bilgileri çalışanlarla paylaşmaya hep kapalı oldukları, bilgiyi paylaşmayıp çalışandan gizledikleridir. Bu durumda, çalışanlar işlerini, işlerin nasıl gittiğini bilmeden yapmakta, öyle olduğunda da şirket performansı ile ücretleri arasında eş ilişkili bir bağ kuramamakta, kuramadıkları için de işlerine daha çok özen ve çalışmalarında daha çok çaba göstermekle şirket performansına katkıda bulunabileceklerini düşünememektedirler.
Sayfa 79 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
Şirkette işe başladığımda garip bir kadrolaşma olduğunu gözlemledim. Bu kafa kalabalığı yüzünden çalışma ortamına, çalışmadan çalışıyor gibi görünme kültürü yerleşmişti, bol dedikodu ile. Kuruluşundan beri zararda olan bu şirkette, herkes yalnızca günlük işleriyle ilgiliydi. Kurumsal yaşam, alışılagelmiş bu tekrarlarla sürüp gidiyordu. Satıştakilerin yakındığı, istedikleri kağıt türlerinin yapılmadığı ya da zamanında yetiştirilemediği idi sürekli olarak. Üretimdekiler, satıştakilerin plansız programsız ve özellikle bölük pörçük siparişlerinden, teknik gerçeklerden uzak oluşlarından ve sattıkları kağıdı tanımayışlarından yaka silkmekteydi. Çalışanlar ve birimler arasında iş iletişimi yok gibiydi. Toplantı geleneği oluşmamıştı.
Sayfa 73 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
İş edinimiyle ilgili karar oluşturma sürecinde gençlerin kendilerine sormaları gereken asıl soru şu olmalı: "Bu kuruluşa katılırsam eğer; burada işlerin daha iyiye götürebilmesi için ben neler yapabilirim, nasıl bir sorumluluk üstlenebilir, nasıl etkin olabilirim?"
Sayfa 63 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
Bir kurumun duruşu, o kurumun karar piramidinin tepe noktasındaki kişinin duruşunca, işe ve yaşama bakışınca belirlenir.
Sayfa 57 - Scala YayıncılıkKitabı okudu
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.