En Beğenilen Ömer Lütfi Barkan kitaplarını, en beğenilen Ömer Lütfi Barkan sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Ömer Lütfi Barkan yazarlarını, en beğenilen Ömer Lütfi Barkan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ömer Lütfi Barkan hocanın, tereke defterleri ile ilgili Türk Tarih Kurumu'nun Belgeler dergisinde yayınlanan bir çalışmasına tesadüf ettim. Bizlere muhteşem yol haritaları çizmişler. Hala bu büyük tarihçilerin çalışmalarından feyz alıyoruz. Hayran olmamak elde değil.
[Ö. Barkan, "Edirne Askeri Kassamı'na Ait Tereke Defteleri (1545-1659)", Belgeler, TTK, C.3, S.5-6, Ocak 1966, s.1-479.]
Osmanlı Devletinin kuruluşu ve bu kuruluş evresine gelinmesi ile alakalı günümüzde yaygın olan görüşleri incelediğimizde karşımıza iki şık çıkmaktadır.
i- Osmanoğulları Allah'ın lütfu ile bir medeniyet kurmuşlardır. (Genelde tarihten uzak halk buna inanır)
ii- Osmanoğulları kendilerinde bulunan yüksek teşkilatçılık kabiliyeti neticesinde
Esasen Fuad Köprülü'ye göre, muhtelif unsurlardan teşekkül eden her büyük imparatorluk için sarayın bir müddet sonra atsızlar ve soysuzlardan mürekkep bir kapıkulu yaratması ve kozmopolitleşmesi mukadder bir hadisedir.
Bu dervişlerin geldikleri yerlerde fevkalâde imtiyazlarla karşılaştığım da zannetmek doğru değildir. Bir asker gibi harb edebildiği halde yine bir köylü gibi çalışan bu dervişlerin çoğu bu devirde henüz öşürden bile muaf değillerdi. Meselâ, (182) numaralı kayıtta görüleceği üzere, Anadoludan gelip Şumnıya tâbi bir köyde yerleşen Hüseyin Dede ve yerine geçen beş oğlu, o köyde bina edilmiş olan zaviyede gelene geçene hizmet mukabilinde cemirüsûmdan muaf olmakla beraber, öşürlerini köy Sipahisine vermekte devam etmektedirler. Filhakika, bu devirlerde gördüğümüz dervişler, henüz bizzat ziraatle meşgul olan ve bağ bahçe yetiştirmekle zaviye ve değirmen inşa etmekte mahir olan işgüzar insanlardır. Vakitlerini âyin ve ibadetle geçirdiklerine, başkaları sırtından yaşadıklarına dair ortada henüz hiçbir delil mevcut değildir.
Rumelinde bazı dervişlerin beraber çalışıp elde ettikleri mahsullerini iki gözlü ambarlarına taksim ederek bir gözün muhtevasını kendilerine ve diğer gözdeki mahsullerini yolcuların fukaralarına tahsis etmek üzere kullandıkları nakledilmektedir.