Özlem Dilber, Almanca İşletme eğitiminin ardından 15 sene boyunca Türk ve uluslarası firmalarda marka yöneticiliği yapmıştır.
Turkcell Kurumsal Pazarlama ile başlayan kariyerinin ilk adımında hizmet pazarlaması ve CRM konusunda uzmanlaştı. Ardından Diageo' da (Mey İçki) FMCG pazarının değer anlamında en büyük markalarından biri olan amiral gemi Yeni Rakı'yı yönetti. Burada özel sermaye fonu ile çalışma ve dev marka yönetme tecrübesi kazandı. Ardından Unilever'de NAMET (Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika) bölgesindeki margarin kategorisini yönetti, ardından Global Etnik Pazarlar birimini kurarak Almanya'da Türk, İngiltere'de Hindistan&Pakistan ve Fransa'da Fas&Cezayir ürünlerinin satılması için öncü oldu.
Özlem Dilber, şu anda Türkiye'nin önder marka ve tasarım şirketlerinden biri olan Brandmark'ta Strateji Direktörü olarak çalışmaktadır.
Dilber, önce Hürriyet Aile'de köşe yazıları yazdı. Kızı doğduktan sonra hikayelerini kitaplaştırma konusunda cesaret kazandı ve hamilelik dönemini doktoru ile birlikte eğlenceli bir şekilde anlattığı Fasulyenin Günlüğü kitabı Remzi Yayınevi tarafından basıldı.
Ardından Acayip Moti'nin Tuhaf Maceraları isimli kitabı 8 yaş ve üstü çocuklar için ve Pistaçyo isimli kitabı 4 yaş ve üzeri çocukları için Çınar Yayınları'ndan çıktı. Hikayelerinde kendi sihrini kendi yaratan çocukları ve dünyadaki mucizeleri anlatmaktadır.
Doğum ve özellikle hamilelik süreci ile ilgili pek bir bilginiz yoksa, ilk tecrübenizi yaşayacaksanız veya böyle bir yakınınız varsa, bu kitap hoş bir tercih olabilir.
Genellikle doktorların yazdığı, hafta hafta gidişatı özetleyen kitaplara aşinasınızdır az çok. Bir de kendi hamilelik deneyimini anlatan anne adaylarının samimi bir dille yazdığı
Dili çok basit fakat akıcı diyebilirim. Motive edici bir kitap ama biraz bilimsel bir tarafının olması gerekirdi diye düşünüyorum. Aşama aşama anlatması da hoş bir yön. Iyi okumalar.
Çizimleri okul öncesi için zayıf. Konu orijinale yakın. İşleyiş ve metin orta seviye. Başlığı çok ilgi çekiciydi. Ama kitap aynı heyecanı vermedi bende. Bu tarz metinlerde ritimsel anlatım daha çok ilgi çekmektedir. Bu noktada da eksikleri olduğunu düşünüyorum. Sözün özü; fena bir kitap değil.