Özlem Sert

Yedi Uyurlar Efsanesi yazarı
Yazar
7.3/10
9 Kişi
20
Okunma
0
Beğeni
966
Görüntülenme

Özlem Sert Gönderileri

Özlem Sert kitaplarını, Özlem Sert sözleri ve alıntılarını, Özlem Sert yazarlarını, Özlem Sert yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Biraz daha özlü bir anlatım olabilirdi..
Eshab-ı Kehf'ten fütüvvetnamelerde de sıkça bahsedilir, çünkü bu sure fütüvvetle ilgili bulunan üç sureden birisidir. Eldeki en eski Fütüvvetnameler Sulemi'nin 10. yüzyılda yazılan "Kitab al-Futuvva"sı ve Ansari'nin sufilerin fütüvvet hakkındaki sözlerini derlediği Arapça'sının yanında Farsça­sınıda verdiği "Fütüvvetname" adlı eseridir. İlk Türkçe fütüvvetname ise 13. yüzyılda yazılan Burgazi fütüvvet­namesidir. Bunu Seyyid Gaybi oğlu Şeyh Hüseyin'in Fatih Sultan Mehmet döneminde yazılmış fütüvvetnamesi takip eder. Daha sonra da pek çok fütüvvetname metninde Eshab-ı Kehf'e değinilir. Burada sadece Burgazi fütüvvetnamesine değindim. İslami yazındaki bu müthiş zenginlik kaynaklar konusunda seçici olmayı gerektiriyor, çünkü daha pek çok metinde Eshab-ı Kehf'ten bir şekilde bahsediliyor ve bunların hepsini bu çalışmaya almak müm­kün olmamıştır.
Sayfa 178
(...) Sadece Orta Asya'da üretilen metinlerde değil yerel inançlarda da efsanenin önemli bir yeri olmuş. Örneğin yine Tatar metne göre bu gençlerin isimleri çok özeldir ve eğer birisi tüm kalbiyle bu isimleri söyler ya da yanında taşır ise kendisi ve ailesi günahlardan, hastalıktan ve acıdan koru­nur. Sabahtan akşama kadar isimleri yanında taşıyan uzun ve mutlu yaşar. Tatarlar arasında yaygın olmuş bir diğer inanca göre, bir mektubun postada kaybolmasından sakın­ mak için zarfta adresin yazıldığı yere "Kıtmir" yazılır. Za­manla bu iadeli tahaütlü yollamak anlamına gelen Rusça "zakaznoe"nun yerini de tutmuş.
Sayfa 123
Reklam
Afganistan'da Eshab-ı Kehf ile ilişkilendirilen iki ziyaret yeri bulunur. Bunlardan birisi Meymaneh diğeri de Harekan şehrindedir. Harekan'daki ziyaret yerinde Eshab-ı Kehf adı­na yapılmış bir cami vardır. Bu caminin yanında bir veliye ait olduğu söylenen bir mezar bulunur. Kuduz bir köpek tarafından ısırılanlar buraya getirilir ve Kehf suresi okuna­rak Eshab-ı Kehf'in köpeği Kıtmir'den yardım istenir. Böyle­ce hastanın iyileşeceğine inanılır. Meymaneh'te ise yine Eshab-ı Kehf adına yapılmış bir cami bulunur.
Sayfa 116 - Hayli enteresan..
Fas'ta Eshab-ı Kehf'e ait olduğu düşünülen iki tane mağara vardır. Bu mağaralar birbirlerine 203 km mesafede bulunan Sofrou ve Rabat şehirlerindedir Sofrou'daki ziyaret yeri ile ilgili olarak halk arasında anlatılan hikayede ilginç motifle­rin bir araya getirildiği görülür. Örneğin, uzun uykuların­ dan uyanan gençlerden biri, ekmek almak için şehre indi­ğinde gencin dilinden kimse anlamaz ve şehirdeki insanlar bu gence göre çok kısadırlar. Burada bir anda tıpkı Güliver masalında olduğu gibi dev insan motifi yerel hikayeye ek­lemlenmiştir. Rabat'taki mağara ise şehrin doğusunda kalan sıradağlardan birisindedir. Kimse bu mağaraya girmeye cesaret edemez.
Sayfa 112
(...) Eshab-ı Kehf, Osmanlı hat sanatında da sıkça işlenen bir temadır. Yedi gencin ve köpeklerinin isimleri gemi şeklinde yazılırlar. Eshab-ı Kehf'ten başka gemi şeklinde işlenen sadece Amentü cümlesidir. Bu kelimelerin seçimi, gemi şeklinde istiflenmeye uygun olmasından kay­ naklanmaz. Gerek Hıristiyanlık'ta gerekse İslamiyet'te Yedi Uyurlar çoğunlukla korunmaya yönelik inançlar içinde yer almışlardır. Tehlikeli bulunan deniz yolculukları, özellikle bu inancın daha gözde olduğu alanlardır. Yohannes Koch, deniz yolculuklarında Yedi Uyurlarla ilgili oluşan bu gele­neği, Akdeniz'de yaygın olan "kabirler" inancı ile açıklar. Bu inanca göre, kabirler'in isimleri gemilere yazılarak onla­rın korumasına sığınlırdı. Hat sanatında Eshab-ı Kehf'in gemi şeklinde işlenmesi, Kabirler geleneğinin İslam sanatın­da devam etttirildiği hissini verir.
Sayfa 103
" Kötü dostla ünsiyet, belaya bulaşmaktır. Mademki o geldi, bana uyumak düşer. Uyuyayımda Esbabı Kehif'ten olayım. O sıkıntıda, o mihnette mahpus kalmak, Dikyanus'tan iyi!" dedi. Eshabı Kehf'in uyanıklığı, Dikyanus'a kulluk etmekti. Fakat uykuları; şereflerini, haysiyetlerini korumuş oldu. Bilgiyle uyumak, uyanıklıktır. Vay bilgisizle oturan uya­nık kişiye! Kargalar, güz mevsimi otağlarını kurdular mı, bülbüller gizlenir ve susarlar. Çünkü gül bahçesi olmayınca bülbül sükut eder. "
Sayfa 93 - Hz. Mevlana - Mesnevi
Reklam
79 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.