Peter T. Leeson

Peter T. LeesonEngelsiz Anarşi yazarı
Yazar
10.0/10
1 Kişi
1
Okunma
2
Beğeni
337
Görüntülenme

Hakkında

Peter Leeson, henüz 17 yaşında bir lise öğrencisiyken ekonomi üzerine yazılar kaleme almaya başlamış ve 18 yaşında, bir profesörün davetiyle Northwood Üniversitesi’nde ekonomi üzerine ilk dersini vermiştir. Leeson’u, Big Think “Dünyanın En iyi Sekiz Genç Ekonomisti” listesine katarken IDEAS/RePEc de onu, dünyadaki ekonomistlerin en yetkin %5’lik dilimine dahil etmiştir. Daha önce University of Chicago’da ziyaretçi profesör olarak ders veren Mason, Harvard’da Ekonomi Politik ve Devlet çalışmaları kürsüsünde ziyaretçi katılımcı olarak, London School of Economics’de de F.A. Hayek üyesi olarak yer almıştır. Public Choice dergisinin Kuzey Amerika editörü olan Leeson, George Mason Üniversitesi’nde Kapitalizm Çalışmaları kürsüsünde profesörlük görevini sürdürmektedir.
Unvan:
Akademisyen, Yazar, Ekonomist
Doğum:
Amerika Birleşik Devletleri, Temmuz 1979

Okurlar

2 okur beğendi.
1 okur okudu.
6 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Anarşik bir ortamda gruplararası işbirliğinin sağlanabilmesi için farklı sosyal grupların üyeleri, yabancı oldukları grupların gelenek ve alışkanlıklarına yatırımda bulunuyorlardi. Böylece ticari ilişkiler kurmak istedikleri yabancı gruplarla aralarındaki sosyal mesafeyi azaltarak kendi güvenilirlikleri üzerine bir gösterge sağlıyorlardı.
Böyle bir özyönetim "mucizesini" bulmanın yolu anarşiyi yakın zamanda deneyimlemiş olan bir toplumla yine aynı toplumun, aslında anarşiden önce veya sonra sahip olduğu yönetimin altındaki durumlarının karşılaştırılmasıdır. Ayrıca, bazı açılardan daha zor olmasına karşın söz konusu toplum yakın zamanda anarşiyi deneyimlememişse, bu toplumun anarşiyle beraber edineceği olası tecrübeler, toplumun ha- lihazırda altında bulunduğu yönetime bağlı tecrübeleriyle karşılaştırılabilir. Yapılacak böyle bir karşılaştırma, kişinin dikkatini yalnızca birbirleriyle ilişkili idare seçeneklerine, yani bizim durumumuzda bir tür anarşiye ve bazı toplumlarda zaten mevcut olan devlet idaresine yöneltmesini sağladığı gibi, yetersiz bir anarşi örneğiyle, alışılmadık biçimde iyi işleyen bir devlet idaresinin karşılaştırılmasının da önüne geçer. Gelgelelim çoğu insan bu çerçevede bir karşılaştırma yapma eğilimindedir. Kişinin bir toplumdaki anarşiye yönelik olarak sürekli kötümser düşünceler beslerken aynı toplumun devlet tarafından yönetilmesi konusunda iyimser olması, devlet tarafından yönetilen bir topluma göre daha işlevsel olan bir özyönetim örneği bulmayı imkânsız kılan tek olgudur. Ge- nellikle de söz konusu kişi, belirli bir idare yönteminin olası etkinliğini kısıtlayan tarihsel bir güçlüğün, büyük olasılıkla diğer idare biçimlerinin etkinliğini de kısıtlayacağından ha- berdar değildir.
Reklam
Kendilerini anarşinin içinde bulan insanlar karşılaştıkları sorunlara yaratıcı çözümler üretmekte, kendileri üzerine çalışan akademisyenlerden çok daha başarılıdır. Çünkü aka- demisyenlerin aksine, bu sorunlara bir çözüm bulmaları duru- munda büyük kazanımlar elde edecek, çözüm bulamamaları durumundaysa ciddi bedeller ödeyeceklerdir. Devlete bağlı olmayan bir sosyal dayanışmanın kendilerine ne kazandıra- cağını fark etmelerini engelleyen koşullarla yüzleştiklerinde bocalamış ya da bu koşulların üstesinden gelmiş olmanın sonuçlarıyla yaşamak (ya da ölmek) zorundadırlar. Gerçek- ten teşvik edici bu etkenler düşünüldüğünde, anarşi altında yaşayan insanların birbirinden oldukça farklı ve güç şartları kapsayan -ki buna toplumsal ilişkilerin sürekliliğinin tek başına yeterli olmadığı koşullar da dahildir- etkili bir özyö- netim mekanizması geliştirmemiş olmaları şaşırtıcı olurdu. Ancak, bu kitapta da göreceğiniz gibi, insanlar çok çeşitli mekanizmalar geliştirmişlerdir.
Bireylerin mülkünü koruma altına alan toplumsal kanunlar ve de bu kanunları uygulayan kurumlar, yani idare, devlete ihtiyaç duymaz. Devlet, idarenin sağlanması için kullanıla- bilecek yöntemlerden yalnızca birisidir. Hobbes özyönetimi, yani toplumsal kuralların ve bu kuralları uygulayacak olan kurumların özel bir şekilde belirlenmesi olanağını tama- men görmezden geldiği gibi, gerçekten kötü yönetimlerin yönetimde söz sahibi olmaları ihtimalini de hafife almıştır. Bu nedenle anarşiyi toplumun laneti ve devleti de böyle bir toplumun kurtarıcısı olarak görmesi hiç şaşırtıcı değildir.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok
Resim