En beğendiğim Yayınevlerinden olan @arkadya_kitap 'ın harika basımıyla da göz dolduran bu kitabı belki de beklentimi biraz yüksek tutarak okumaya başladım bilemiyorum ama maalesef çok beğenerek okudum diyemem. Kırk yıllık çok sevdiği eşini kaybettikten sonra dolabında eşine ait çok değerli uğur bilekliği bulan acılı eş Arthur 'un, bileklikteki uğur simgelerini tek tek araştırarak sevgili eşi Meriarm 'ın evlenmeden önceki sırlar ile dolu hayatı ile tanışmasını anlatan fazlasıyla betimlemeler içeren ağır ilerleyen bir kitap. Aynı konuyu farklı anlatımla sayfalarca anlatması ve diyalogları çok az olması okurken bazen atlayarak okumama sebep oldu. On üzerinden puan vermek gerekirse benim puanım 6 olur sanırım. (şahsi yorumumdur )
Arkadya Yayınevi sevdiğim bir yayınevidir. Senden Sonra Bir Gün romanının kapak tasarımını çokta başarılı bulmadığımı söylesem yeridir. Ama romanı işleyiş, olay örgüsü, karakterler arasındaki uyum ve diyaloglar tam da umduğum gibi kusursuzdu. Bölümler arasındaki gizemleri ister istemez merak ederken buluyorsunuz kendinizi. Kitapta acılı bir karakterin, ölen karısının arkasından yaşadığı yıkıntıya şahit olacaksınız. Olayların gelişmesine göre duygu karmaşası yaşayabilirsiniz. Kitaptaki uğur bilekliğindeki uğur sembolleri sizleri gizemli bir yolculuğa çıkarmaya hazır. Peki ya siz hazır mısınız? Hazırsanız okumaya başlayın.
Parayla kendine hatıralar yaratabilirsin, ama hatıralarından para kazanamazsın...
Senden Sonra Bir Gün romanı beni okurken bayağı uğraştırdı. Aslında konu olarak ilgi çekici bir kitaptı ama yinede beni kendine çekemedi okurken sıkıldım, olay örgüsü çok yavaş geçti bence. Evet bazı kısımlarda gerçekten merak ettim, gizem yoğunluğu vardı ama kitabın bütünü benim nazarımda eksik kaldı. Kitap bize aslında elimizdeki zamanın kıymetini öğretmeyi amaçlamış. Aynı konunun defalarca yazılması okurken biraz sıkıyor ve okumayı zorlaştırıyor. Sevdiğim yönlerde vardı tabii mesela Arthur'un karısına olan büyük aşkı, ondan kalanlara ihanet etmeyişi ve ne kadar zaman geçerse geçsin karısını gerçek manada öğrenmek için o kadar uzun bir yola gitmesi.
Konusuna biraz değinmem gerekirse; Arthur, karısının vefatından sonra hayatının her gününü belli bir rutin içerisinde geçirir. Ancak bir gün eşinin eşyaları arasında bir uğur bilekliği bulur ve böylece karısının onunla tanışmadan önceki hayatını araştırmaya başlar. Bu araştırma esnasında hem karısı hakkında yeni şeyler öğrenir hem de kendi hayatı değişir. Hindistan'dan Paris'e uzanan maceralı bir yolculukta başlamış olur.