Rönesans döneminin diğer pek çokları gibi, iktiyoloji, ornitoloji, botanik, karşılaştırmalı anatomi, mimari ve Mısırbilim gibi bir dizi konuda okudu ve yazdı
Türkiye'de yaşayan bütün Hristiyan dinlerinin kendi kiliselerine sahip olmalarına müsaade edilir, zira Türkler kimseyi Türk usulünce yaşamaya zorlamazlar, herkes kendi inancına uygun yaşayabilir.
Türkler mallarını ağırlıklarına veya ölçeklerine göre satarlar, ama yolculara satarken fiyat yükseltmezler, yani yerliler de yabancılarla aynı parayı öderler.
Anadolu'da bir oğlan çocuğu sünnet edilince ailesi yeterince zenginse koca bir öküzü demir şişe geçirip kızartır. Öküzün içinede bütün bir koyun, koyunun karnına ise bir tavuk koyarlar, bunu büyük bir ateşte kızartırlar; böylece hayvanların herşeyi, hayalarına varıncaya kadar pişer. Bu suretle pişen et büyük bir şölende sünnet edilen oğlanın akrabaları tarafından yenir.
Kervansaraya geldiğimiz üç gün boyunca en ufak şikayette bulunmaksızın karnımızı doyurdular ve bunun için hiçbir şey ödemedim. Kervansaraya gelen hiç kimse, ister Yahudi, Hristiyan ister Putperest ya da Türk (Müslüman) olsun, geri çevrilmez. Karşılıksız olarak en çok tarhana, kurut veya mercimek veya pirinçten yapılan çorbalar verirler. (s. 21-22)