KEHRİBAR
Öyküleri okumak istiyorsanız tercih yapmalısınız. Çabuk yazılmış ve alışık olduğumuz serim, düğüm, çözüm ayakları üzerinde yükselen ve okuyucuyu sadece anlık bir doyuma ulaştıran olay öyküleri mi okumak istersiniz; yoksa dura dura okunacak, yürekte bir tortu gibi çöküp kalacak, düşündükçe ağırlaşacak, yorumladıkça çoğalacak durum öyküleri
GÖKYÜZÜ VARKEN KUŞLAR KAFESTE
Pınar Vardar’ın İlk Şiir Kitabı:
GÖKYÜZÜ VARKEN KUŞLAR KAFESTE
Şiir, öykü ve masalları Türk Dili, Dil Ve Edebiyat, Edebiyat Ortamı, Hece Öykü, Temren, Temrin, Acemi, Yedi İklim, Hayal, Kurgan, Yaşam Sanat, Bireylikler gibi dergilerde çıktı. Gökyüzü Varken Kuşlar Kafeste, Pınar Vardar’ın ilk şiir kitabı. Klaros
NİNOVA
Sen sağ kolunu kes at
Uyumasam da olur üzerinde
Tarihe geçmesin ismim
Kanlı tutulma der, geçerim
Uyandırmayalım dağları
Sebepsiz yere meşhur olmasın şarki yolları
İbreni sıkı tut
Tanık olmamalıyım
Son kıraatına rüyanın
ARADIĞIM SELAMET
Yaradılışın ilk gününde, dağlara hüküm verildi
Yemin edildi yürütüldüğüne
Hem ilk gün hem son gün
Günah, kıskıvrak ulaştı zaferine
Ant içmişlerdi
Ben Bir
El değmedik günler getirdin aklıma
Hayâtımın geçmediği içinden
Küçük, süslü, mâsum
Dilinin kıyısında yaşanası
Yoksul yine yoksul
Gece yine gece
Bütün bildiğimiz şeyler vardı
Dağlar dimdik duruyordu ayakta
Papatya toprakta büyüyordu
Ve bir kelebek
Yüreğini dokunduruyordu göğe
Dal, eğildi kulağıma, adını söyleyiverdi
Ben bir erik fidanıyım.
Bu yer, bu gök, bu su, senin içindi!
Dünyâ yaşamak için.
Hayâta karşı saygımdın
Ve bilmek seni
Bu kadar büyük bir aşkla
Cehennemden gelen gözyaşımda...
Taştan
Baktım
Zavallı ben
Elim bir tek çiçeğe değse
Yeryüzünün tüm çiçekleri uzanır
Bilinçsizce
Güz
Bütün gün
Yaprağından asılır
Kadın
Deli gibi
Sokak ortasında
Bir çığlık
Ne kadar uzun olabilir
Yaşamak
Kuş yuvalarına dadanmış
Oyunlarla
İsimsiz öldüm
Zahmet olmasın kimseye
Ardımdan mezar taşı yazdırmak...
...
...
Kayalara tutunan yollardan kaçarsın
Yonttuğun dağlardan
Kaç kolum, kaç elim var uzanacak
Rutûbetli sığınak dipleri kaç
Aklımdan her geçtiğinde sökül
Kalakalmışlığımın hikâyesi
Bugün, burada başlar...
Dağlar âsiydi yüksek olduğu kadar
Yumuşayacaktı hisleri
Çaldılar...
Güçlü rüzgarlara dayanıklıydı
Hazırdı kışlara
Vurdular...
Girecekti gecelerime
Derin bir 'âh' koyup
Kaçtılar...
O eski ormanlıkta
Kendi evinde hissedecekken kendini
Elimden aldılar...