Ramazan Sarısakal kitaplarını, Ramazan Sarısakal sözleri ve alıntılarını, Ramazan Sarısakal yazarlarını, Ramazan Sarısakal yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Apophenia”, adını rastlantısal bağlantılar kurma eğiliminden alan bir eserdir. Hayatın kaotik görünümüne düzen ve anlam arayan insan psikolojisine derin bir bakış atıyor. Kitap, soyut ve somut varlıklar arasında desenler ve eşleşmeler bulma çabasını, felsefi bir perspektiften ele alıyor ve okuyucuyu kendi iç dünyasında bir yolculuğa çıkarıyor.
Yazar; eserinde, varoluşsal sorularla dolu bir dünyada, insanın kendini ve çevresini anlama çabasını, zengin bir dil ve etkileyici alıntılarla işliyor. “Apophenia”, sadece bir düşünce egzersizi değil, aynı zamanda okuyucunun kendi hayatındaki desenleri keşfetmesine yardımcı olan bir rehber niteliğinde.
Kitabın her bir denemesi, okuyucuyu farklı bir felsefi tartışmanın içine çekiyor ve onları, kendi varoluşlarını yeniden değerlendirmeye teşvik ediyor. Sarısakal’ın titiz notları ve gözlemleri, okuyucuya, günlük hayatın monotonluğundan sıyrılıp, daha derin ve anlamlı bir zihinsel mekâna adım atma fırsatı sunuyor.
Sonuç olarak, “Apophenia”, sıradanlığın ötesine geçmeyi arzulayan ve düşünce dünyasının derinliklerine dalma cesaretini gösteren her okur için zengin ve ödüllendirici bir deneyim vaat ediyor. Ramazan Sarısakal’ın bu eseri, düşünmeyi seven ve hayatın gizemlerini çözmeye hevesli herkes için ideal bir başucu kitabı olabilir.
Bu kitap yazarında önsöz de belirttiği gibi "bir yaşayamama kılavuzudur," ve "koşarken geriye bakma çabasıdır."
İnsanın sıradan bir gününü nasıl yaşayamadığını derinlemesine ele alan, felsefi bir bakış açısıyla anlatan ve her bölümünü okurken insanın günlük yaşamını, kendi davranışlarını sorgulatacak türden güzel bir eser. Yazarımız aynı zamanda her bölümde ünlü düşünürlerin, filozofların eserlerinden kesitlere, sözlere yer vererek kendisinin daha iyi anlaşılmasını sağlamış.
Yazarımızın
Oblomov' dan verdiği şu kesit insanın ne için yaşadığına dair düşünmeye sevk ediyor; "Ne için yaşadığını bilmiyorsan her gününü öyle ya da böyle yaşamak için yaşarsın. Bir günü daha geçirdiğin, akşam olduğu için sevinirsin ve gece rüyanda da o günü ne için yaşadığını, yarını ne için yaşayacağını kendi kendine sıkıntılar içinde sorarsın." Evet, yaşamak için yaşıyoruz sadece, bir anlamsızlık, ihtiyaçsızlık, doyumsuzluk içerisinde, ya da bir şeylere hep bir yetişme telaşındayken anı yaşayamadan öyle anlamsızca geçiyor bir günümüz. Bu anlamsızlığımız, yaşayamayışımız bir felsefi akım olsaydı, yazarımızında dediği gibi adı kesinlikle "Varolamayışçılık" olurdu.
Yazarımızın kalemine sağlık:) Keyifli okumalar;)
#OkurYayınGrubu #OkurKitaplığı
°°°
İnsan her şeyden bir şekilde kaçar, her zaman kendisine hayali ya da gerçek bir sığınak bulabilir. Ancak kimse kendisinden kaçamaz, hep değişik kılıklarda da olsa kendi ayağına takılıp düşer insan.
°°°
Sayfa 102 - Okur Yayın Grubu - Okur KitaplığıKitabı okudu