Felsefeci olduğunuzu söylemek, toplumsal intihardan farksızdır. Bir yabancı, birine mesleğini sormuşsa, o kişinin felsefe okuduğunu ve öğrettiğini beyan etmesi genellikle konuşmayı sona erdirir. Çoğu insanın gözünde canlanan felsefeci imgesi, meraklı, hayatın somut gerçekleriyle ilgili olmayan fikirlerin ve ideallerin peşinden giden, çözümsüz sorulara anlaşılmaz yanıtlar veren fildişi bir kulede oturan birisidir.Ne var ki felsefe, belki de insanoğlunun bildiği en eski akademik daldır ve hatırlanamayacak kadar eski zamanlardan beri sayısız insanın zihnini meşgul etmiştir. Varoluşun temel soruları Platon’dan Wittgenstein’a, Aristo’dan Russell’a kadar birçok filozof tarafindan sorulmuştur: Neden ben buradayım? Hayatın anlamı ya da maksadınedir? Nihai bir gerçeklik var mıdır? Ne hakkında geçerli bir biçimde konuşabilirim? Doğru ile yanlış arasındaki farkı nasıl belirlemeliyim? İnsanlar bir araya gelip sohbet ederken, rasgele yaptıkları konuşmaların çoğu, şöyle ya da böyle bu gibi meseleler etrafinda döner.
Gerçekten iyi bir adam iyi olduğunun farkında değildir,
Ve işte bu yüzden iyidir.
Aptal bir adam iyi olmaya çalışır,
Ve işte bu yüzden iyi değildir.
Gerçekten iyi bir adam hiçbir şey yapmaz.
Yine de hiçbir şeyi yapılmamış bırakmaz.
Aptal bir adam hep bir şeyler yapar,
Yine de çok şey yapılmamış kalır.
İşte bu yüzden , Tao yitirildiğinde, iyilik ortaya çıkar.
İyilik yitirildiğinde, incelik ortaya çıkar.
İncelik yitirildiğinde, adalet ortaya çıkar.
Adalet yitirildiğinde, merasim ortaya çıkar.
Bu yüzden, gerçek büyük adam gerçek olanda barınır,
yüzeydekinde değil,
Meyvede barınır, çiçekte değil.
İşte bu yüzden, birini al,ötekini reddet.
T ao T e Ching
Dünya, ahlak kurallarında kesin doğrular ya da yanlışlar olmadığından dolayı görüşlerin değişmesi gerektiğini kabul eden göreciler tarafından değil, açıkça tanımlanmış tek bir görüş açı sından bakan mutlakçılar tarafından biçimlendirilnlmektedir.
“Sonuçları ne olursa olsun, daima doğruyu söyle” emri kulağa hoş gelmektedir; ama eğer bu emir evrensel olarak uygulansaydı, dünya mahşer yerine dönerdi.
Etik, doğru ve yanlış davranış teorisidir, ahlâk ise onun pratiği. Ahlâkî değil de etik ilkelerden; etik değil de ahlâki bir davranış tarzından söz etmek daha doğrudur. Etik, bir kişinin belli bir durumda ifade etmek istediği durumla ilgilidir, ahlâk ise bunun hayata geçirme tarzıdır.
İletiyi okuyan ben olsam nereye gidiyor bu kız derdim.
Bir yere gitmiyorum, 1K'ya kazık çakmaya niyetliyim.
Kendime yönelik hatırlatma yazılarını neden not defterime değil de buraya yazıyorum, bu soruya bir cevap bulamadım. Belki en çok çiğnediğim hatırlatma yazılarının hep kitaplarla ve kitap okumayla ilgili olmasından kaynaklıdır. Mademki
Felsefeyi Yaşamak kitaplarındaki metinler haricinde Murat Bardakçı ve Fatih Altaylı'nın programlarına katılan Ahmet Mahmut Ünlü ve Abdulaziz Bayındır gibi zatların da görüşlerini dinledim. Bir türlü verilen cevaplardan tatmin
Teolojik Belirlenimcilik Tanrı her şeye gücü yeten ve her şeyi bilen olduğundan, olan bitenin önceden O’nun tarafından buyurulmuş ve O’nun bilgisinde olması gerektiği öğretisidir. O halde, eğer Tanrı benim ne yapacağımı ben daha onu yapmadan biliyorsa ve aslında benim ne yapacağımı buyurmuşsa, özgür seçim yaptığımı söylememin pek anlamı kalmaz. Az sayıda Müslüman ve başka hiçbir Hıristiyan ilahiyatçı bu sonucu kabul etmeye yanaşmaz; çünkü bu, Tanrı’nın yasalarına itaat etme ya da etmeme durumunda olacakları öğreten dinlerinin diğer öğretileriyle çelişir.
Sayfa 246 - Ayrıntı Yayınları, (çev. Abdullah Yılmaz)
Eğer bir gün insanlara resmi surette felsefe anlatacak olsaydım kanlı canlı meseleleri işleyen bu kitabı başucu kitabı yapardım. Bu yaşayan meseleler hakkında yazarın yaptığı gibi örnek olaylar karşısında kişilerin düşünsel ufuklarını zorlardım.
Bu kitabı geçtiğimiz sene Eğitimde Ahlak dersime giren Dr. Mustafa ÖZBAŞ önermişti. Derste "Educare" ve "Educere" kelimeleri hakkında konuşuyorduk ve birden bu kitaptan alıntı gösterdi. Tabii kitap eğitimle ilgili ahlaki yaklaşımlardan çok hayata dair ahlaki yaklaşımları inceliyor. Olaylara felsefi akımların nasıl yaklaştığını