Richard Gordon

Richard GordonKuantum Dokunuş - Şifa Verme Gücü author
Author
8.0/10
2 People
10
Reads
1
Likes
1,232
Views

Richard Gordon Quotes

You can find Richard Gordon quotes, Richard Gordon book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Sevgi & Şifa
Ellerini ağrısı olan bir kişinin yakınına getirdiklerinde, hastanın bedeni, tıpkı uyumlanmış devrede olduğu gibi, uygulamacının ellerine uyumlanacak ve rezonansa geçecektir. ️***"Sevgi, insanların sifa enerjisini birbirlerine transfer edebilmelerini sağlayan evrensel titreşimdir." ***️
Yapılan çalışmalar dokunulmayan bebeklerin sürekli kucaklanan yaşıtları kadar hızlı büyümediklerini göstermektedir. Yavaş gelişmelerinin yanısıra bu bebeklerin bağışıklık sistemlerinin zayıf olduğu ve sık hastalandıkları da ortaya konmuştur.
Reklam
Sevgi, insanların sifa enerjisini birbirlerine transfer edebilmelerini sağlayan evrensel titreşimdir.
Bunlar ve daha birçok gönülden ifade ettiğim nedenden dolayı benimle bu keşif yolculuğuna —Kuantum-Dokunuş’un keşfine çıkma- ya— sizi davet ediyorum. “Her şeyi bilmeniz önemli değildir; sadece önemli olanları gereklidir.” Miguel de Unamuno
Anneden bana ağrıyan bölgeyi göstermesini istedim. Kızı tercüme et- ti, bir saniye sonra dizlerimin üzerine çökmüş ve ellerimi annesinin ağrılı bel bölgesine yerleştirmiştim. Ellerimden “enerjiyi akıtmaya” başladığımda zorlukla nefes alıyordu ve çektiği ağrı nedeniyle yüzü kasılmıştı. Beş da- kika içinde yaşlı kadının ifadesi rahatlamıştı. Bana döndü, “Teşekkür ede- rim, şimdi çok daha iyiyim” dedi. İki kadın kalktılar, bana gülümsediler ve başka hiçbir şey söylemeden kitapçıdan çıktılar.
Her an, hepimiz bedenlerimizin içinden akan ve çevremizde sürekli hareket halinde olan yaşam gücü enerjisi ile yıkanıyoruz. Suyun ne olduğu hakkında hiçbir fikri olmayan balık gibi, sadece modern Batı külturü yaşam gücü enerjisinin varlığını reddetmiştir. Bilim adamlarının elinde yaşam gücü enerjisini Ölçebilecek ya da ispatlayacak hassasiyette cihazlar olmadığı için, onun varlığını inkâr ederler. Bu, evdeki televizyon cihazınız belli bir kanalı almadığı için o kanalın varlığını reddetmeye benzer. Aynı şekilde bu, uzunluğunu ve ağırlığını bir terazide ölçemediğiniz için sevgiyi inkâr etmeye benzer.
Reklam
Kuantum-Dokunuş’u bir kere öğrendikten sonra, nasıl yapılacağını bir daha unutmazsınız. Bu, bisiklete binmeye benzer. Başlamadan önce, incecik tekerleklerin üzerinde dik durmak imkânsız gibi görünebilir. İlk de- fa dik durduğunuzda mucize gibi gelir ancak bir süre sonra tamamen do- ğal ve beklenen bir hareket haline gelir. Kuantum-Dokunuş’un sonuçlarını ilk gözlemlediğinizde, bu genelikle şaşırtıcı ve unutulmayan bir deneyim olur. Tıpkı bisiklete binmek gibi, mucizeymiş gibi görünen şey zaman için- de doğal ve hatta beklenen bir olay haline gelecektir....
Los Angeles’a vardığımda, doğrudan kaldığı motele gittim ve onu ya- takta buldum. Bana doktorların safra kesesini çıkartmak istediklerini söy- ledi. Bob bedeninin yabancılar tarafından kesilerek açılması ve hayati or- ganlarından birinin çıkartılması fikrinden hoşlanmamıştı. Böylece yatağa çıktım, ellerimi safra kesesinin üzerine koydum ve enerjiyi akıtmaya baş- ladım. Daha sonra öğreneceğiniz gibi, bu çalışma uygulamacının iyi odak- lanmasını, epeyce çaba göstermesini ve nefes egzersizleri yapmasını ge- rektirir. Bir buçuk saat kadar sonra Bob’un ağrısı geçmişti. Seansın ikinci bölümünde epey terlemişti. Yataktan kalktı, duş aldı, kendisini daha iyi his- settiğini söyleyip teşekkür etti. O akşam Santa Cruz’a geri döndüm. Bu se- ansın tam neticesini on üç yıl sonra öğrendim. Bob’un bir daha safra ke- sesi ile ilgili sorunu olmamıştı.
Tavşan
Tavşan Bundan sonra karşılaştığım şok çok daha hafifti. Arkadaşım Carol benimle birlikte kalıyordu ve Paskalya yortusu olduğu için bir gün eve bir tavşanla geldi. İşten eve döndüğüm bir gün sevimli yaratığın kutusunda olmadığını ve her yere küçük kahverengi topaklar saçtığını gördüm. Onu yakalayıp kutusuna koymaya karar verdim. Bay Tavşanı bir iki dakika evin içinde kovaladıktan sonra nihayet köşeye sıkıştırdım. Küçücük bedeni ellerimin içinde korkuyla titriyordu, ona enerji verdi- ğim zaman ne olabileceğini düşündüm. Bir iki dakika kadar enerji verdik- ten sonra, titremenin durduğunu ve minik kaslarının rahatladığını hisset- meye başladım. Sadece merakımdan enerji vermeye devam ettim. Birkaç dakika daha sonra, tavşan hiç beklenmeyen bir şey yaptı: Ön ayaklarını uzatabildiği kadar öne, arka ayaklarını de uzatabildiği kadar arkaya gerdi ve tamamen rahatlamış olarak öylece yattı. “Eğlenceli bir iş bu,” diye dü- şündüm ve tavşana enerji vermeye devam ettim. Birden, ön ve arka ayakfarı uzatılmış ve ellerim karnında olarak sırtının üstüne döndü. Bu tavşan plajda, güneşin altında güzel bir gün geçiriyor gibiydi. Tavşanların böyle bir hareket yaptıklarını ne görmüş ne de duymuştum. Bu noktada, seans- larda meydana gelen inanılmaz olayların nasıl olduklarını anlamaya baş- ladım.
Hayatımın o döneminde, kendimi pek beğeniyordum, yirmi sekiz ya- şında, genç, sağlıklı ve kısa bir süre içinde popül'er bir konu olan polarite terapisi üzerine kitabı yayınlanacak olan bir yazar adayıydım. Ve, grubun lideri Bob Rasmusson içeri girdi. Doğuştan bir masalcı olan Bob, son de- rece çarpıcıydı ve bana tamamen inanılmaz gelen bir dizi hikâye anlattı. Sonra, katılımcılardan birisinin gönüllü olarak sınıfın önüne gelmesini is- tedi. Öne çıkan, beni bu çalışmaya davet eden arkadaşım oldu.
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.