En son okuduğum makale de öyle bir söz vardı ki, suya atılan son taş misali.
“…manen sağlıklı bir kalp radar gibidir,sürekli döner ve kainatı tarar. Hiçbir zaman bu dünyaya ait hiçbir şeye sabitlenmez ve bağlanmaz.”
“İnsanın kalbinde bir çok vadi ,geçit vardır ve bunların her birinde derin çukurlar bulunur .”Nefsin bizi şüphe ve münafıklık çukurlarına atmasına izin vermemeliyiz."
Robert
Eski şeyhler şöyle dermiş " Yolu takibe
başladığında insanlar senin tuhaf olduğunu düşüneceklerdir." insanların tuhaf bulması gibi şeyleri umursamamanın ötesine geçmemiz gerekiyor. Eski arkadaşlarımız artık onlar gibi olmadığımız için bizi sıkıcı veya eksantrik bulabilirler. Yanlış karınca yuvasına giren karınca örneğindeki gibi diğer karıncalar farkı hemen hissederler. Artık para bedeni zevk veya şöhret gibi şeylerden motivasyon bulmuyorsak, evet,insanlar bizim garip varlıklar olduğumuzu düşünecektir. Tenkitlerinin altında şu düşüncenin de yatıyor olması ihtimal dahilindedir. "Aslında ben de senin gibi olmak istiyorum ama değişmek düşüncesi beni ölümüne korkutuyor...
kızımla evlenmeden önce, üç
şartımı yerine getireceğine söz vermelisiniz”.
Hasan sevdiği kızın eline dokunabilmek için her şeye söz vermeye razı idi. Dedi ki;
“Evet, elbette. Şartlarınız nelerdir?"
■“Diline, eline ve beline sahip olmaya söz vermelisin. Söz veriyor musun?"
"Evet, söz veriyorum".
Ve Hasan evlendi. Sevdiği bir kadınla evlenen, zengin bir yaşam süren herkes gibi, hayattaki en mutlu İnsan olduğunu hissediyordu.
Günün birinde Hasan ve karısı geç saatlere kadar uyurken, kapılan çaldı. Hasan o anda bîr yatırımla ilgili olarak buluşması gereken kişiler olduğunu hatırladı. Karısına dedi ki “Sevgilim, bir iş randevusu vermiştim; ancak şimdi bununla uğraşmak istemiyorum. Kapıdaki adamlara evde olmadığımı ve onlan öğleden sonra göreceğimi söyler misin?"Karısı şaşırmışa: “Ne? Bu adamlara ne söylememi istiyorsun?"
Sabırsızlanan Haşan tekrarladı, "Onlara dışanda olduğumu ve onlan ancak öğleden
sonra kabul edebileceğimi söyle! Karısı, hayal kırıklığına uğramış bir şekilde, çabucak giyindi ve odadan çıktı. Aradan bir süre geçti ve karısı geri gelmeyince Haşan onu aramaya, gitti. Babasını ziyaret etmeye gitmiş olabileceğini düşündüğü için kayınpederinin: evine gitti. kızgın bir şekilde “ilk sözünü tutmadın! Daha da kötüsü yalnızca kendi sözünü tutmamakla kalmayıp, kızımdan bile senin İçin yalan söylemesini istedin. Bu affedilemez bir davranış!"
Hasan yalvardı, özür diledi ve bunun bir daha asla olmayacağına dair söz verdi. Kayınpederi merhamete geldi ve kızı da geri dönmeyi kabul etti Kışa süre içinde her şey normale döndü.
Tasavvuf Seni Çağırıyor' un elinizdeki ikinci baskısına çalışmayı tamamlayacağı düşünülen 5 yeni mülâkat eklenmiştir. Mülâkatlardan ilki tasavvuf çalışmalarının akademik çevrelerde önemli isimlerinden Prof Dr.