Bir roman kurgusu içerisinde ünlü Türk Denizcisi Burak Reis'in anılarına dayanılarak oluşturulmuş kitap, sürükleyici bir tarihi roman hüviyeti ile tarih meraklısı okuyucular için oldukça doyurucu ve güzel.
Fatih Sultan Mehmet'in ölümünden sonra iki oğlundan Cem Konya'da, Bayezid ise Amasya'da görevlidir. Yaygın kanaate göre Fatih, kendisinden sonra Cem'in başa geçmesini istemektedir. Lakin Sadrazam Mehmet Paşa'nın Cem'i tahta çıkarmak üzere yaptığı hamle Yeniçeriler tarafından boşa düşürülüp, Beyazıt tahta çıkarıldıktan sonra ikili arasında taht mücadelesi başlar. Cem, Bursa'da kendini sultan ilan eder ve akabinde yapılan savaşı kaybederek- bu savaşta kumandanlarından birinin Bayezid tarafından satın alındığı iddia olunur- önce Konya'ya sonra Mısır'a çekilir. Mısır'da gereken desteği bulamaz ve daha sonra Rodos Şövalyeleri ile ittifak yapar. İttifak yaptığını zannederken şövalyeler elinde esir olan Sultan, önce Rodos, sonra Fransa daha sonra da Vatikan'da çile dolu 14 yıl geçirdikten sonra Vatikan'ı kuşatan ve kendisini Papa'dan zorla alan Kral Charles'a teslim edilirken Papa tarafından zehirlenerek öldürülür. Büyük bir potansiyele sahip olduğu ifade edilen, Bayezid yerine sultan olması halinde babası Fatih gibi büyük bir imparator olacağı öngörülen Cem'in, maalesef yanlış tercihler ve kaderin cilveleri yüzünden trajik bir hayata mahkum olarak heder olup gittiğini görüyoruz.
