Selahattin Tansel Sözleri ve Alıntıları
Selahattin Tansel sözleri ve alıntılarını, Selahattin Tansel kitap alıntılarını, Selahattin Tansel en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tütün ve kahvehane Yasağı:
"1633'te İstanbul'da çıkan bir yangında, hükümetin ve Padişah Dördüncü Murad'ın bütün gayretlerine rağmen, 20.000 kadar ev yanmıştı. Bu müthiş yangın, halk arasında hükümet aleyhine birtakım dedikoduların yapılmasına sebep oldu. Bu dedikoduların en çok yapıldığı yerler de kahvelerdi. Bundan ötürü Murad IV kahvelerin kapatılmasını emir ve tütün kullanılmasını yasak etti. Buna da sebep yeni bir yangının çıkmasından korkulması gösteriliyordu. Padişah verdiği emirlerin uygulanıp uygulanmadığını kontrol için kıyafet değiştirerek geceleyin sokaklarda gezerdi. Bir çubuk yüzünden öldürülenler pek çoktu."
YÜZ FIKRA YÜZ TARIH
Sayfa 133Kitabı okudu
Ahmak sen misin yoksa başvekiliniz midir? Yoksa yurdunuzda Türk kudret ve kuvvetini bilen ve bunu kralınıza anlatacak olan bir ihtiyar kalmadı mı?
Sayfa 146 - Fazıl Ahmet PaşaKitabı okudu
Bizi mağlup eden sizin kuvvet ve kudretiniz değildir. Devletimizin ömrü bu kadarmış ve Allah'ın da iradesi böyleymiş. Bu devlet sana da kalmaz.
Sayfa 94Kitabı okudu
"Yıldırım Bayezid savaşlarda gösterdiği kahramanlığı, cesareti ve silah kullanmaktaki mahareti ile Osmanlı hükümdarlarının en başında gelenlerdendir. Bununla beraber yine Osmanlı hükümdarları içinde ilk defa içki âlemleri yapan, sarhoş olan ve zamanının büyük bir kısmını böyle geçiren padişah da budur."
Sayfa 64 - Türk Tarih KurumuKitabı okudu
Selçuk Sultanı Alâeddin gibi bir padişah evladı değilim ki babamdan kalan miras ile her köyde bir han ve her şehirde bir cami yaptırayım ve bu suretle unutulmuş olmayayım. Böyle yapamadığıma göre kendimi ebedileştirmek için bir şey yapmam lazım. İşte bunun için tahrip ediyor ve öldürüyorum. Nerede bir harabe görürseniz Timur'un eseri diyecek, ister istemez beni anacaksınız."
Sayfa 71
"Fatih Sultan Mehmet yapacağı işlerden kimseye bir şey bahsetmezdi. Hatta ordular harekete geçer, günlerce yürünür, fakat nereye gidileceğini kendisinden başka kimse bilmezdi."
Sayfa 85 - Türk Tarih KurumuKitabı okudu