1963 yılında Gaziantep’te doğan Şeyda Açıkkol, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesinden mezun olduktan sonra program yapımcısı olarak TRT’de çalışmaya başladı.
TRT Diyarbakır Radyosu’nda, Ankara ve İstanbul Televizyonları’nda önemli yapımlara imza attı ve bir çok ödül aldı. 1989 yılında TRT Kurumu ve İngiliz Büyükelçiliği’nin ortaklaşa açtıkları sınavı birincilikle kazanarak BBC’de eğitim gördü.
Türkiye’ye döndükten sonra TRT’deki görevini sürdüren Şeyda Açıkkol, 1991 yılında, bu kez Stanford Üniversitesi’nden burs kazandı ve Televizyon gazeteciliği
üzerine eğitim görmek üzere Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti. Eğitimi sırasında bölgesel yayın kuruluşlarında da sunucu ve yapımcı olarak çalışan Açıkkol, Türkiye’ye döndükten sonra; Anahtar, Kırmızı Koltuk, Kamera- 1 ve Başköşe gibi
önemli programlara yapımcı ve sunucu olarak imza attı. Başköşe programı için 21 ülkenin Devlet Başkanı ile görüştü ve bu ülke televizyonlarında da Türkiye’yi tanıtıcı programların yayınlanmasını sağladı.
1998 yılından bu yana, yerel televizyon, radyo ve gazetelerin üye olduğu Yerel Televizyonlar Birliği’nin kurucu Genel Başkanlığını sürdüren Şeyda Açıkkol, tam demokrasi ve bağımsız medya için ciddi bir mücadele verdi. 17.10.2013 tarihinde yerel medyayı Türkiye İletişim Konfederasyonu çatısı altında birleştirerek Türkiye’nin ilk iletişim konfederasyonunu kurdu. Siyah - Beyaz söyleşiler adında basılı bir de kitabı bulunan Açıkkol, evli ve bir çocuk annesi.
Şeyda Açıkkol, 07.07.2014 tarihinde resmi kuruluşunu tamamlayan Merkez Parti\'de Medya ve Propagandadan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.
Anlamlı, etkileyici bir romanı anlatacağım size; Şeyda Açıkkol Altunok’un kaleminden; BİR…
“Bazen biri çıkıp geliverir. Yalnızca gelir… O geliş, bilinen bütün hikâyelerin finalidir kimi zaman. Karşı koyamazsınız… Bazı hayatların diğerlerini kuşatması kaçınılmazdır. Siz farkına bile varamadan her şey değişiverir...”
Yukarıdaki satırlarla
Bu ayki kitap grubumuzun belirlediği kitabı severek ve sonunu merak içinde okudum.Can beyin editörlüğünü yapmış olduğunu bildiğim için muhteşem olacağından emindim.Sumru bu kadar acı çekecek ne yaptı nasıl bir kader taş olsa çatlar insanın hiçmi dostu olmaz içim parçalandı.Anne olan hiçbir kadın böyle bir kaderi olsun istemezdi.Şeyda hanım bir daha roman yazarsanız lütfen böyle çileli bir hayat yazmayın.