Sen, bazı kimseler gibi olma! Bu kimselerin işi gücü midesidir yahut uçkuru ya da binecek arabalar, oturacak evler ya da gezip tozmalarıdır. İşte bu dünya ziynetleri ahirette hiçbir değeri olmayan sahte paralardır.
İlim, kişiye Allah korkusu kazandırır. Allah'ı tanıyan insanın, O'ndan korkusu ve O'na sevgisi artar. Zira kul, Allah'ı gereği gibi tanıdıkça korkusu daha da artar.
Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah'ın emir ve yasaklarını gözet ki Allah'ı önünde bulursun. Bolluk içindeyken (emirlerine bağlı kalmakla) sen Allah'ı tanı ki O da darlığa düşünce (kurtarmak suretiyle) seni tanısın. Bil ki senin hakkında yazılmamış olan şey başına gelmez. Sana takdir edilen de seni atlayıp (başkalarına) gitmez. Bil ki zafer sabırla, sevinç üzüntüyle, kolaylık da zorlukla birliktedir." Ahmed İbn Hanbel, Müsned, 1/307.
Selamun Aleykum ve Rahmetullah,
Bir Müslüm dinin yaşamaya gayret ettiğinde/karar verdiğinde aslında direkt olarak bir zindan serüveni de başlamış oluyor. Veya öyle bir seçenek her zaman olmuş oluyor. Neredeyse çoğu alim zindan imtihanıyla karşılaşmış. Yusuf (as) zindan ile imtihan edilmiş.
Peki bu psikoloji de olan biri ne yapmalı? Zindanda ne düşünmeli? Nasıl bir programı olmalı? Zindan, Müslim için ne ifade etmeli?
Bu ve benzeri soruların cevabını, ayet ve hadisler ışığında çok güzel açıklamış yazar. MaşaAllah, barekAllah…