Silvia Moreno-Garcia Reviews
You can find Silvia Moreno-Garcia reviews, Silvia Moreno-Garcia book reviews, Silvia Moreno-Garcia ratings on 1000Kitap."Uğultulu Tepeler" romanını okuyan kişiler beni daha iyi anlar. Özellikle girizgâh kısmında bana o kitabı anımsattı. Sanki korku romanı değil de klasik bir roman okuduğumu hissettim. Zaten yazarımızın ilerleyen sayfalarda "Uğultulu Tepeler" ismini sıkça dile getirmesinden esinlenme olduğunu algılayabiliyoruz. Kitaba genel olarak psikolojik ögeler ile zenginlik sağlanmıştı. Olay bütünlüğüne gizemli hava katabilmek için sayfalar arasına biraz merak tohumları serpilmişti. Olayların bu şekilde ilerlemeye devam edeceğini düşünüyordum. Ne olduysa 200. sayfaya geldikten sonra oldu. Klasik tadında ilerleyen eser birden gerilime evrildi.
"Tepenin üzerine kurulu eski bir ev, sis ve ay ışığı, âdeta Gotik bir romandan fırlamış bir gravür. Uğultulu Tepeler ya da Jane Eyre..."
Gerilim dozu çok yüksek değildi ama okuyucuyu tatmin edecek düzeydeydi. O nedenle kitabı olumsuz eleştirip "Okuduğum en kötü kitaptı." diyenlerin görüşüne katılmadığımı belirtmek isterim. Türün alışıldık yapısına farklı bir bakış açısı sunulmasını sevdim. Olay örgüsü genel anlamda başarılıydı. Karakter odaklı akıcı bir anlatım vardı. Kurguda yer alan gariplikler silsilesi kitabın karanlık tarafını temsil ediyordu. Karanlığın içinde belki de hayaletler bizi bekliyordu. Peki ruhumuzu ne zehirliyordu?
"AÇ GÖZLERİNİ"
Anlayacağınız üzere Doruk Mevki de kasvetli oyunlar daha yeni başlıyordu. Yeraltına gömülü mazi öyle ya da böyle intikam için tekrar yüzeye çıkacaktı. Yüzeye çıkmaya başladığında ise kan ile şiddet, rüya ve gerçek, delilik ve aklıselim birbirine girecekti.
"Bir şeyler içmeden güzel hikaye anlatılmaz."
Her şeyden önce bu kitap en iyi korku romanı değil.
Noemi bir gün kuzeni Catalina'dan bir mektup alır. Catalina yeni evlenmiştir ve yardım istiyordur onlardan. Noemi de kuzenini kontrol etmek için Meksika'daki kırsal evine gider. Olaylar da böyle başlar.
Meksika Gotiği çok çok merak ettiğim bir kitaptı. Yabancılardan çok güzel yorumlar gördüm, Goodreads awards'a da aday olunca ilgim iyice artmıştı. Ama bence kitapdüşük bütçeli bir film gibiydi. Hikaye güzel başladı ve gizemini korudu ama çok yavan ilerledi ve sonu da beni tatmin etmedi. Çok çok daha iyi yerlere bağlanabilirdi, çok daha detaylı olabilirdi. Bu bakımdan hayal kırıklığına uğradım. 20 bölüm sonra bir şeyler olmaya başladı ve o da güzel bir şekilde işlenmemişti.
Aslında yazarın yazım tarzını beğendim ama kurgunun böyle harcanması canımı sıktı. Merak uyandırsa da tatmin etmedi anlayacağınız. Üstelik korku ögeleri yetersizdi, ben kolayca korkup gerilen biri olmama rağmen hiç korkmadım. O yüzden beni üzen bir kitap oldu Meksika Gotiği. 2022'nin ilk hayal kırıklığı kitabı diyebiliriz.
Herkese merhaba!
Temmuz ayında okuduğum ve beğendiğim bir diğer kitap Yeşimin ve Gölgenin Tanrıları.
Tarih, mitoloji ve kurgunun bir arada olduğu kitapları ayrı seviyorum. Güzel ve incelikle işlenmiş ise hele tadından yenmiyor. Bu kitap için de beklentim oldukça yüksekti. Maya+mitoloji+Tanrılar+fantazya. Daha ne olsun? Eh bir de adaylıklarına bakınca boşuna değildir diyor insan.
Kitabın ilk başlarında kitaba girmeye biraz zorlandım. Ne yalan söyleyeyim. Bir anda kendimi Meksika kültürü ve Maya kültü içerisinde buldum. Hakim olmadığım bir şeyler üstüme boca ediliyor gibi hissettim. Sonra yavaş yavaş kurgunun içine girmeye başladım. Adım adım olaylar gelişti. Karakterler oturdu. Yazar ilmek ilmek bugünü ve geçmişi birbirine dokuyuverdi. Kitabın sonuna geldiğimde ise... Eh orası da okura sürpriz kalsın Temposu gittikçe yükselen bir hikayeye hazır olun
İthaki'den son dönemde çıkan kitaplar beni gerçekten memnun ediyor. Bu kitap ,her ne kadar fazla tanıtılmasa da, bence, Kızların Suskunluğu gibi daha fazla okura ulaşması gereken bir kitap. Bazı overrated kitaplara bakınca neden diye sorguluyorum kendimi. Bu kitabın ne eksiği var? Yazım dili, kurgusu, hikayesi ile gayet iyi bir kitap oysa ki.
Tarih, mitoloji ve elbette fantastik severlere önerimdir. Genç yaştan okurlar da çok rahatlıkla okuyabilirler.
Herkese iyi okumalar!
Kitaplarla kalın!
344 syf.
9/10 puan verdi
nefis bir macera
Fantastik kitap yazarlığına hayranlığım ve saygım apayrıdır; bir hayal dünyası ortaya çıkarırken, o hayalleri kendi içinde bir düzene ve mantığa oturtmak gerekir ki serüveni ve kalitesi başarılı olsun. Yazar öyle bir dünya kurmuş ki, Maya mitolojisini, astronomik bilgilerle, şehirlerin mimari yapısı ve yaşam dokularıyla harmanlayarak gerçek sezgili bir masal anlatmış. Böyle bir fantastik serüven içerisinde ki kahramanların dialogları ve karakterleri öyle özenle kurgulanmış ki; yeri geliyor bitmeyen kadın-erkek eşitsizliğine kalın kalın değiniyor; yeri geliyor insanın o bencil, hırslı, egolu yanını işliyor, öyle güzel yerlerde sevgi ve aşk kırıntıları koyuyor ki; ortaya fantastizimin en oyalı macerası çıkıyor. Tam bir usta işi...
Kitabın kapağında en iyi korku romanı yazıyor ama korku yok, gerilim yok, gizem yok, merak yok. Sadece geçmişe dair hikayeler, anlamsız rüyalar, evin kasvetli havası, hayaletlerin varlığı ve solgun benezli insanlar var. Yazar hikayeyi gizemli hale getirmek istemiş ama olmamış. Tıpkı düşük bütçeli bir film gibi ilerledi kitap. Hatta son zamanlarda okuduğum en kötü kitap diyebilirim.
Herkese merhaba. Bu kitabı goodreads listelerinde ilk gördüğüm andan beri okumak istiyorum. orada korku kategorisi sıkı takibimde ve goodreads award'a aday olan ve kazanan bu kitap tabi ki radarımdan kaçmamıştı.
Noemi kuzeni Catalina'dan şüpheli bir mektup alır, durumu araştırmak için kuzeninin kocasıyla yaşadığı Meksika kırsalındaki