Sofi Huri

Rabiat-Ül Adeviye author
Author
0.0/10
0 People
7
Reads
0
Likes
313
Views

Most Liked Sofi Huri Posts

You can find Most Liked Sofi Huri books, most liked Sofi Huri quotes and quotes, most liked Sofi Huri authors, most liked Sofi Huri reviews and reviews on 1000Kitap.
Amel, muradı yalancı çıkarmamalıdır
Süfyan-el Sevri bir gün arkadaşlarına, "Kalkınız şu bizim Kur'an hocasına gidelim. Ondan uzakta olunca, ruhumu dinlendirecek kimse bulamıyorum," dedi. Süfyan, Rabia'nın yanına gelince, elini kaldırarak : "Allahım, Senden selâmet dilerim!" dedi. Râbia ağlamağa başladı. Süfyan ona, "Niçin ağlıyorsun?" diye sordu. Râbia, "Beni sen ağlattın," dedi. "Seni ben nasıl ağlattım?" "Selâmetin, her şeyi terketmekte olduğunu bilmez misin? Nasıl olup ta sen böyle içinde yüzmektesin?" Râbia bir ders daha öğretiyor. Amel, muradı yalancı çıkarmamalıdır. Bir şeyi murad eden veya bir maksat için dua eden kişi, önce tam edeb sâhibi olmağa çalışmalıdır. Edebin ilk şartı ise hulûs ve doğruluktur.
Rabia'nın gelinliği halvet, düğünü zikrullah, ve bütün zevki dua idi. Ebedi aşkı, ilâhî aşk idi. Bütün varlığını Allaha nezretmiş, vermişti. O, insanlardan vazgeçmiş, dünyadan yüz çevirmiş bir insandı. Beden değil, ruhtu, ondan bir erkek ne bekliyebilirdi? Attar diyor ki: "O, hususî bir hücre sahibi, ihlâs örtüsüyle örtünmüş, aşk ve iştiyak ateşine yanmış, vuslatta fenâ bulmuş, sanki ikinci bir Hz. Meryem'di; sâfi, musaffa, münezzeh bir bakire idi; Râbiat-ül Adeviye işte bu idi."
Reklam
Bir gün Râbia hasta iken, Hasan Basri, Mâlik ed-Dinar ve Şakik-i Belhi onu ziyarete gittiler. Hasan Basri söze başlıyarak, 'Rabbinin sillesine metanetle sabretmeyen kişi dâvasında sâdık değildir,' dedi. Râbia hemen atıldı, 'Bu sözlerden benlik kokusu geliyor,' dedi. Şakik-i Belhî söz alarak, 'Rabbinin sillesi için şükretmiyen davasında sâdık değildir,' dedi. Râbia yine, 'Bize ondan daha iyi bir şey lâzım,' dedi. Üçü birden, 'Şu halde sen söyle,' dediler. Bunun üzerine, Râbia dedi ki, 'Allahı düşünerek, o düşünce içinde Rabbinin sillesini unutmıyan, dâvasında sâdık değildir,' dedi.>>
El-Kuşeyri diyor ki, «Sâlih el-Mari her zaman, her kim kapıyı ısrarla çalmakta devam ederse, kapı muhakkak ona açılır," derdi. Râbia ona, "Bu sözü ne zamana kadar söyliyeceksin? Bu kapı ne zaman kapandı ki açılsın?"dedi. Salih, "İhtiyar cehalet içinde, kadın ise ârif olmuş!" cevabını verdi.
Birisi Râbia'ya, "Ben çok günah işledim, isyanda bulundum, tövbe edersem, Allah tövbemi kabul eder mi?" diye soruyor. Râbia, "Hayır, O, tövbeye seni lâyık görürse, seni tövbeye sevkeder ve sen tövbe edersin," cevabını veriyor.
Hz. Peygamberin, "Allahım, Senden kazadan sonra rızayı dilerim," duası bize kadar gelmiş, ve şu sözleri de bize ulaşmıştır, "Allahın gazabını dâvet edecek bir şeyle kimseyi memnun etmeğe kalkma, ve Allahtan gelen nimet için kimseyi medhetme; sana ihsan etmediği şeyden dolayı kimseyi zemmetme, çünkü rızk Allahtandır. Bunu sana, ne senin hırsın, ne de haris kimse, veremiyeceği gibi, kötülüğünü istiyen hiç kimse, o rızka mâni olamıyacaktır; işte, Cenabı Hak, adalet ve hakkaniyetile sevinç ve rahatı rıza ve yakînde, keder ve üzüntüyü ise şüphe ve hoşnutsuzlukta kıldı."
Reklam
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.