Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Subhi Edhem

Subhi EdhemBergson ve Felsefesi yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
7
Okunma
0
Beğeni
1.006
Görüntülenme

Hakkında

Suphi Ethem (1880'ler - 1920/1923?) (Subhi Edhem, İsmail Suphi), pozitivist ve materyalist bir Türk düşünürü ve yayıncı. İkinci Meşrutiyet sonrası oluşan ortamda öne çıkan Osmanlı aydınlarındandır. Evrimci felsefeden etkilenmiş ve bu felsefeyi Osmanlı'da temsil etmiştir. Henri Bergson felsefesinin Türkiye’de tanınmasında rol oynamış bir düşünürdür. Botanik tarihiyle ilgili bilinen ilk Türkçe eser olarak kabul edilen "İlm-i Nebâtât Târîhi"'ni ve Osmanlı Türkçesiyle yazılmış ilk ansiklopedik sözlük olan “Ulûm-ı Tabiyye Lügati”’ni yazmıştır. 1908 yılında Askerî Baytar Mektebi’nden mezun olduktan sonra, çeşitli askerî birliklerde görevler aldı ve doğa bilgini İsmail Hakkı Bey’in muavinliğine getirildiği yıllarda botanik dersleri verdi 1910 yılı sonu ya da 1911 yılı başlarında İsmail Suphi olan adını değiştirdi[kaynak belirtilmeli]. 1919’da veterinerlik eğitimine devam etmek için gittiği Almanya’da felsefe ile ilgili de çalışmalar yaptı. Bilimin çeşitli alanlarında çok sayıda eser üreten Ekrem Suphi Bey, botanik tarihiyle ilgili bilinen ilk Türkçe eser olan “İlm-i Nebâtât Târîhi”'ni kaleme aldı. 1917 yılında İstanbul’daki “Kütübhâne-i Sûdî Yayınevi” tarafından basınla bu eser, 207 sayfalık hacimli bir çalışmadır. Eserde bilimsel öğretim ve araştırma bakımından bilim tarihi ve bilimsel yöntem bilincinin önemini göstermiş ve kavratmaya çalışmıştır. Suphi Ethem’in Avrupalı bilginlerin ve sanatçıların yaşamı üzerine araştırmalarına dayanan “Fen Adamları” adlı kitabı ile , Askerî Baytar Mektebi’nin tarihini anlatan “Nevsâl-i Baytarî”, onun bilim tarihi alanındaki çalışmalarındandır. Doğa bilimleri açısından en değerli eserlerinden birisi “Ulûm-ı Tabî‘iyye Lûgati” (Manastır 1911) adlı ansiklopedik eserdir[2]. Eserin genişletilmiş birinci cildi 1917’de İstanbul’da yeniden basıldı ancak çalışma, yazarın erken ölümü nedeniyle yarım kalmıştır. Suphi Ethem'in Bergsonculuğun Türkiye'ye girişi ile beraber düşünce alanında ortaya çıkan canlılık ve çeşitliliğe katkısı olmuş bir düşünürdür. Fikirlerini tamamen benimsememekle birlikte “Bergson ve Felsefesi” adında bir kitap yazarak Bergson’u Türk okuyucusuna tanıtmıştır. Genç Kalemler'in yazı kurulu üyesi olan Suphi Ethem’in yazıları şu yayınlarda çıkmıştır: İzmir, Neyyir-i Hakikat, Genç Kalemler, Muhit-i Mesai, Yeni Felsefe Mecmuası, Felsefe Mecmuası, Zekâ, Serbest Fikir, Yeni Dünya, Servet-i Fünun, Büyük Duygu. Suphi Ethem ayrıca; Hüsün ve Şiir, Tabiat, Beşer ve Tabiat adlı dergileri çıkarmıştır. 1923'te hayatını kaybettiği düşünülür. Eserleri İdic*, İstanbul, 1909 Ulum-i Tabiyye Lügatı, Manastır, 1911 Darwinizm, Manastır, 1911 Sosyoloji, Manastır, 1911 Tarih ve Müverrihler, Selanik, 1912 Hayat ve Mevt, İstanbul, 1913 Lamarkizm, İstanbul, 1914 İlmi Nebatat Tarihi, İstanbul, 1917 Fen Adamları, İstanbul, 1917 Nevsal-i Baytari, İstanbul, 1918 Bergson ve Felsefesi, İstanbul, 1919 İdic: İğdiş operasyonu, bu kitapta kalıtım konusu işlenmiştir.
Unvan:
Türk Düşünürü ve Yayıncı
Doğum:
1880
Ölüm:
1923

Okurlar

7 okur okudu.
18 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İhtiyarlıyoruz, demek ki öleceğiz! Hayâtın mevt ile nihâyetlenmesi bir nimetdir.
Reklam
Hayatda en ziyade arzu ettiğimiz şey, her türlü yorgunluklardan, hirslardan, mücadelelerden âzâde bir istirahat, bir uyku, bir keyif değil mi?...
Mevtten sonra sakalların uzadığı görülüyor. Koleradan donarak ölenler,bi'l-âhare ısınıyorlar. İşkence ile ölenlerin mevt hadisesinden sonra saatlerce kalpleri çarpıyor. Kesilmiş bir koyunun uzun müddet cildi titriyor. Boğulmuş bir kaplumbağada onbeş gün daha hareket görülüyor... Hulâsa hayatın bitmesi ile ölümün başlaması mu'ayyen bir nokta ve mu'ayyen bir hat ile ayrılamaz.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok