Arkadaşlar merhabalar. Uzun zamandır bu listeyi yapmak istiyordum, ancak laptopun anakartını bombardımanlara tuttuğum için kullanılabilir bir aygıt bulmak zor oldu.
Çenem düşmeden konuya geçeyim. Öncelikle Manga nedir? Manga aslında Man ve Ga kelimelerinden oluşan ayrıca bir kelimedir. Anlamı ise "Rastgele Çizim"dir. Japonlara özgüdür.
Manga dünyasında gerçekten önemli bir yere sahiptir Slam Dunk. Çıktığı 90’lı yıllara gerçekten damga vurmuştur. Salt spor mangası da değildir. İçinde hayattan hemen hemen her şeyi görmek mümkündür. Tabii bu durumları da mizahla soslanmış bir şekilde sununca haliyle ortaya son derece keyifli bir eser çıkmış oluyor.
Slam Dunk’ın ilk cildine gelirsek; ortaokulda çıkma teklif ettiği her kız tarafından reddedilen Sakuragi Hanamichi liseye başlarken derin bir hüzün içindedir. Bir gün çok güzel bir kız olan Haruko Hanamichi’yi görür ve basketbol oynayıp oynamadığını sorar. Basketbolla hiçbir ilgisi olmayan Hanamichi’nin basketbolcu olma hikayesi de burada başlar. Bir anlamda yeni bir başlangıç hikayesidir bu.
İlk cildi okurken bolca eğlendim. Hanamichi’nin sürekli yaptığı fevri hareketler, kendisini daima haklı gösterme çabası bir sürü saçma ama bir o kadar komik olayın tetiklenmesine sebep olunca akıcılık en üst seviyede oluyor haliyle. Yaklaşık 15 sene önce okurken nasıl keyif aldıysam şimdi de bana aynı keyfi verdi. Her anlamda özel bir seri Slam Dunk. Manga seven okurlar tarafından bir şansı fazlasıyla hak ediyor.
Sonunda Shohoku’nun dörtlü finaldeki ilk maçı başladı. Rakipleri yıllardır burada şampiyon olan Kainan. Haliyle Kainan maça favori olarak başladı. Her ne kadar bunun Shohoku üstünde baskı yaratacağını düşünsek de hiç de öyle olmadı. Çünkü bir önceki Shoyo maçı takımın son derece gelişip olgunlaşması yolunda çok önemli bir yere sahipti. Shoyo engelini de aşan Shohoku bu yüzden oldukça güçlendi. Ve bu güçlü Shohoku da Kainan karşısında son derece sağlam bir duruş sergiledi. Gene de Kainan çok fazla iyi oyuncuya ve çok deneyimli bir koça sahip. Haliyle Shohoku’nun en ufak bir zaafiyetini anında kendi lehlerine çevirebiliyorlar. Bu durumdan da en çok henüz amatör olan Hanamichi etkileniyor maalesef. Kainan şimdilik biraz farkı açmışsa da Shohoku da kolay pes edecek bir takım değil. Daha Rukawa ve Akagi de tam olarak devreye girmiş sayılmaz. Maçın kalan kısmının çok daha çekişmeli olacağı aşikar. Çünkü Shohoku ulusal turnuvada iyi bir yerlere gelmek istiyorsa bu alanda çok tecrübeli olan Kainan’a boyun eğmemek zorunda.
Maçın sonlarına doğru gelinirken atmosfer oldukça boğucu ve heyecanlı bir hal aldı. Kainan şampiyon ünvanını korumak istiyor, Shohoku ise ne olursa olsun bu maçı kazanmak istiyordu. İbre sürekli değişip durdu. İlk yarıda takımı sırtlayan Rukawa’nın maalesef yorgunluktan dolayı etkinliğini kaybetmesi, Mitsui ve Ryota’nın Kainan oyuncuları karşısında çok zorlanması ve Akagi’nin sakat sakat bir şeyler yapmaya çalışması Shohoku’yu geriye düşürecekken sahneye tensai Sakuragi Hanamichi çıktı neyse ki. Tabii kendisinin kilit oyuncu olduğunu fark eden Hanamichi’nin tavırları da gene her zaman olduğu gibi oldukça komikti. Maçın bitmesine iki dakikadan az bir süre kalırken cilt bitti maalesef. Düğümün çözüleceği diğer cilt bekliyor sırada.