Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarık Zafer Tunaya

9.1/10
51 Kişi
279
Okunma
37
Beğeni
4.763
Görüntülenme

Tarık Zafer Tunaya Sözleri ve Alıntıları

Tarık Zafer Tunaya sözleri ve alıntılarını, Tarık Zafer Tunaya kitap alıntılarını, Tarık Zafer Tunaya en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Milliyetlerini idrak etmek ve korumakla Türkler ölümden kurtulmaktadırlar. Garpçı cereyan da bu savaşa kayıtsızlık göstermemiştir: Bu savaş ilahi bir ceza değildir. Asıl düşman içerdedir ve bu müthiş düşmanın birçok ismi vardır: Cehalet, gerilik, uyuşukluk, hurafelere inanış. ''Bu top gürültüleri bizi uyandıracak mı?'' Kokunç olan, Bulgar topları değil. Yirminci yüzyılın olaylarını hurafelerle yorumlamaya kalkışmaktır. Mesleki içtimai cereyanı yenilgiyi tecemmüi (bütün) bir toplum ve medeniyet şeklinin tabii sonucu olarak görmüştür.
Değişen ve yeni kurulan düzenler arasında, yaşayan, yaşamak isteyen tek unsur artık millet niteliğini kazanmış olan Türklerdi. Değişmeyen de O'ydu:Türk milleti. Ölmek istemeyen ve bunun için ne gerekliyse yapmaya hazır olan bu millet, doğrudan doğruya kendi içinden çıkardığı bit "hükümet" kurmuştur. Atatürk'ün halk hükümeti, demokratik hükümet diye adlandırdığı sistem budur. 1922 yılında, şekillenen Türkiye ile birlikte, ulusal devletle beraber doğmuştur bu sistem. Komünist bolşevik saltanatçı hilafetçi değildir. Misak-ı Milli çerçevesi içinde Türk olan her yer ve her şey in sembolü okarak vücut bulmuştur. Osmanlı imparatorluğunun inkıraz bulup, Tbmm hükümeti kurulduğuna dair heyet-i umumiye kararında okunur :"... Yeni Türkiye hükümeti Osmanlı İmparatorluğu yerine kaim olup onun hudud - ı milli dahilinde yeni varis olduğuna ve Teşkilat-ı Esasiye Kanununu ile hukuk-ı hükümrani-i milletin nefsine verildiğinden..."
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
Saygıyla anıyoruz..
Atatürk'e gerçek yolu seçtiği, davasından ödün vermediği için bağlıyız. Yoksa O, doğruyu görmemekte ısrar edenlerin iddia ettikleri gibi, bir tapınak değildir.
Atatürk her sözü ve tutumu ile her zaman devrimci ve gerçekçi kalmasını bilmiştir. Atatürkçülüğün temel ve değişmez çizgileri de bu suretle ortaya çıkar.
Saygıyla anıyoruz..
Türkleri, maddi ve manevi sefaletten, aşağılık duygusundan, hareketsizliğin, cahilliğin, tembelliğin ve anlamsız bir tutuculuğun vesayetinden kurtarma savaşı Türk devrimini tanımlar.
Saygıyla anıyoruz..
İkinci Meşrutiyet, bir bakıma, Jön Türklerin memleket içi ve dışındaki hürriyet savaşçılarının eseridir.
Reklam
""Bir cumhuriyet ne cahiller tarafından kurulabilir, ne de cehalete daynabilir" di.
Rusya ''viran olacak''. Türkler ise birleşip ''Turan olacak''lardır. Türkçülük cereyanı Osmanlı ülkesindeki Türkleri milli bir şuur etrafında toplamak (yakın Türkçülük) fikrini aşmıştır.
Türkiyenin bolşevik ve emperyalist engeller dışında gerçekleştirdiği hamlelerin herhalde bir değeri ve anlamı vardır. Tarih içinde bir açıklanması vardır. Ve bunlar, kemalizmin ya da Atatürkçülüğün yapısına bağlı şeylerdir. Milli kurtuluş hareketiyle varılan amaç, batılı sistem de bir demokrasiydi ama, mutlak surette sosyal niteliklere de sahipti. Girişilen milli, kollektif hürriyet yada bağımsızlık savaşı ile, Türklerin sırf siyasal değil, ekonomik ve sosyal bağımsızlığıda elde edilmek istenmiştir. 1921 Teşkilat-ı Esasi Kanunu'nun hazırlık çalılmaları sırasında yayımlanan "Halkçılık Beyannamesi" aynı zamanda bir programdı. Beyanname "Türkiye Halkını Emperyalizm ve kapitalizm tahakküm ve zülmünden" kurtarmak amacını ilan etmişti, 18 Kasım 1920 de.. Ama bunu be Pavloviç'in ne de Radek' in teorilerine bağlamamıştır. Tbmm'nin "halkın öteden beri maruz bukunduğu sefalet sebeğlerini yeni vesait ve teşkilatla kaldırarak yerini refah ve saadet ikame etmeyi başlıca hedef sayması da bu açıdan görülmelidir.
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
Türkiyenin demokrasi deneyi, Batı-Doğu'nun karanlık vadisinden geçerek vardığı aşamlar yalnızca siyasal (sosyal olmayan) bir demokrasi denemesi sayılamaz. Hayır, sorun böylesine basit ve ilkel değildir.
Sayfa 109Kitabı okudu
“İttihat ve Terakki kabileleri uzun zaman meclissiz işbaşında kalmışlar, kanun kuvvetini haiz kararnameler ısdar etmişler, istenilen kanunları istenilen çabuklukla çıkartmışlardır. ‘Yok kanun, yap kanun’ kaidesi bu durumun eseridir.”
Sayfa 46 - Kronik KitapKitabı okudu
Sağ ve sol terimleri, önce birbirine karşıt iki toplum ve dünya görüşünü temsil eden eğilimlerdir. Sol da sağ da birer zihniyettir. İnsanlıkla yaşıt sayılabilecek kadar geçmişi olan zihniyetler...
Devlerçilik, 1924 Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nun ideolojik unsurlarından biri olmuştur. 1961 Anayasası'nın temel saydığı "Sosyal Devlet" "Sosyal Güvenlik" ve "Sosyal Adalet" ilkeri de aynı ideolojik karekterin çağdaş uzantılarıdır.
Sayfa 110Kitabı okudu
Din, aile, çevre, millet, sınıf gibi kalıplara istesek de istemesek de gireriz. Bunlar içinde inanç, bilgi ve düşünce özleri ve yöntemleri kazanırız. Bu kalıplar, kuşakları, zaman ve mekan içinde, kanalize eden, birbirine bağlayan köprülerdir.
507 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.