İnsanın kendi hayatını müdahale etmeden izlemeye koyulması aynı bir tiryakinin burnuna gelen sigara dumanını duyumsayıp da yine de sigara yakmaması gibi değil mi biraz da? O denli bir boş vermişlik ve yaşama olan ilgisizlik...
Herkese merhabalar yeni bir yazar ve kitabı ile tanıştım sizler de tanışın istedim. Deneme türünde kaleme alınan bu kitap yazarın tamamen içsel duygu ve düşüncelerini dışa vururum şeklidir.
Yukardaki alıntıda da olduğu gibi “ yazarken kimse beni yargılamıyordu“. Yazar tamamen bu cümlenin vermiş olduğu rahatlıkla içindekileri kaleme başarılı bir şekilde ele almış.
Kitap içeriği argo kelimeler ve +18 ifadeler içerse de oldukça cesaretle kaleme alındığına emin olduğum bir kitap oldu. Kim bilir belki bu kitap yazmanın insanları iyi hissettirdiği izlenimini verip herkesin kendini ifade edebilme şeklini yazma yönünde ilerletebileceğine bir ışık olur.
Her zaman olduğu gibi ne diyoruz okuyun okutturun ve kitapla kalın..
.
.
Yazmak ve yazmanın iyileştirici gücünün sağlık üzerine etkisi araştırıldığı şu yıllarda, yazar da kitabın önsözünde kişisel yolculuğunda yazmaya sığındığını belirtiyor. Duygularla yüzleşmenin ve olumsuz duyguları zayıflatmanın en kestirme yolu, onları bir şekilde ifade etmektir. Yazar da dışavurumunu yazıyla gerçekleştirmiş.
Kitap boyunca, çağın hızına kapılıp ruhumuzu hırpaladığımız; belki de çağın hastalığı olan panik atak tedavi döneminde kaleme aldığı yazılarda, yazarın kendi tabiriyle ‘varolamayış’ sancılarına şahit oluyoruz. Deneme türünde güncel ve gündelik konular üzerine yazıların bulunduğu kitapta, belli bir kesiminin rahatsız olabileceği üsluba sahip olduğunu belirtmeliyim. Hatta bazı bölümlerindeki argo konuşmalar nedeniyle, okuyucu kitlesine yaş sınırlaması gerekebilir.
“Bazı şeyleri yarım ağızla dile getirmek kimseyi geri döndüremez.
Önemli olan en ihtiyaç duyduğun anda dile getirilenlerdir.
Yarın hiç olmayabilir.
Gün hiç aymayabilir.
Dünya durup, insanlar ölebilir…” (sayfa 31)
#okudumbitti
.
DÜNYAYA AYAK BASMAK ️ 6 / 10 ️
.
#kitapyorumu
“ Gönül kapım zaten açık
Ama bu hayatımdaki yegane husus değil artık
O yüzden kimseye davetiye göndermem
İsteyen gelir, girer, dolaşır
İstemeyen içinse, kapıyı açık.
Şu anda sorguladım yazarken
Sanırım benim bir kapıya ihtiyacım yok artık
Tasarruf önemli...”
#arkakapakyazısı
Yazdıklarımda; yolun yarısına gelince ancak dünyaya ayak basabilmiş bir adamın huzursuzluğuna
ve yerini yadırgayışına tanık olacaksınız. Benim yaşadığım bu deneyimlerde kendinizden bir
şeyler bulacaksınız eminim. O yüzden sevgili dostlarım bilin istiyorum, hatta bağıra bağıra
söylemek istiyorum ki;
YALNIZ DEĞİLSİNİZ!
Selam canlar size bugün @azyayın yayınlarından yayınlanan @tolgayazgılı yazarmızın kaleminden #dünyayaayakbasmak kitabın yorumu ile geldim .
Kitabımız yazarımızın panik atak hastalığıyla mücadele etmesini ve var oluş sorgulamasına tanıklık ediyoruz okurken . Kitabımız bana pek hitap etmiyor ama yazarımızın duygularıyla yüzleşmesinin ve olumsuz duygularını zayıflatmak için yazıya başvurmasını ve mücadele etmesini okumak sizi etkileyebilir ve sizde kendinizden birer parça bulabilirsiniz. Yazarımızın kalemi sade , akıcı ve anlaşılır bir şekilde yazılmış ancak +18 kelimelerle karşılaşabiliyorsunuz . +18 kelimeleri sevmeyenlere hitap etmeyen bir kitap ama rahatsız etmeyenlerin beğenebileceği bir kitap . Keyifli okumalar dilerim.