Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Turhan Muharrem Turhan

Turhan Muharrem TurhanCinsellik ve Din yazarı
Yazar
7.2/10
5 Kişi
8
Okunma
3
Beğeni
630
Görüntülenme

Turhan Muharrem Turhan Sözleri ve Alıntıları

Turhan Muharrem Turhan sözleri ve alıntılarını, Turhan Muharrem Turhan kitap alıntılarını, Turhan Muharrem Turhan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Endüstrileşme ile Cinselliğin Bir Meta Haline Gelme Serüveni
Endüstri hareketleri ve kentleşme ile toplum yaşamı büyük ölçüde bir değişikliğe uğramıştır. Ulaşım araçları değişirken, yerleşme düzeni de değişmiş, aydınlatma araçları değişirken eğlence düzeni de yenilenmiştir. Birbirlerine kapalı toplum kesimleri içli dışlı olmuşlardır. İnsanlar arasındaki ilişkiler yeni bir boyut kazanmıştır. Her gün yeni
Sayfa 200-201
Yaşanmamış bir çocukluk/ durur kapında/ ona iyi bak olur mu/ oğlum olur ( syf 69 )
Reklam
Sevgide Başarılı Olmak için Ne Lazım?
Yine aynı eserinde Fromm, nesnesi bakımından sevgiyi genişletmek gerektiğini, onun bir tavır ve tüm dünyaya karşı bağlılığı belirleyen bir karakter yönelişi olduğunu belirtir. Fromm'a göre sevgi pratiğinde başarılı olmak için; disiplin, yoğunlaşma, sabır, tam ilgi, yalnız başına kalmanın zorluğunu anlamak için bir deneme hazırlığı, kişinin kendi narsizmini yenmesi, nesnel ve akıllı olmak, karşısındakine inanç ve güven, sevmenin bedelini ve yükünü taşı(ya)mamak için sevmekten korkmazlık, etkinlik ve empati gerekli olmaktadır.
Sayfa 110
Cinsel Ahlak Yaşanan Toplumdan Öğrenilir
Zuckerman'a göre insanların, bildiği, yaptığı, hissettiği, düşündüğü ve inandığı şeylerin niteliği, kişinin nasıl sosyalleştiği ya da sosyalleşiyor olduğu ile ilgilidir. Ona göre konuşulan dil diğerlerinden öğrenildiği gibi, evliliğin, cinsel ahlakın ifade ettiği anlamlar da aynı şekilde başkalarından öğrenilir.
Sayfa 29
Cinsellik Alınıp Satılır Bir Hale Getirildi
“Sosyalleştirme sürecinde inisiyatif genellikle sosyalleştirme ajanlarında bulunmaktadır." Cinselliğin ürünleştirip piyasaya sürülmesi karşısında doğal ve insancıl cinselliğin korunup geliştirilmesi son derece zor olmuştur. Böyle bir ortamda cinsellik duygulardan yalıtılmış, insancıllığına yabancılaştırılmış, mekanik bir ilişki biçimine sokulmuştur. İnsandaki cinsel heyecanlar, insan-insan iletişimine gerek duyulmadan yapay olarak boşalma ve orgazm tekniklerine dönüştürülmüştür. Cinselliğin alınır satılır bir meta biçimine sokulması, olayı insancıl özünden uzaklaştırmış, konuyu bir heyecan pazarına dönüştürmüştür. Fransız antropolog Maurice Godelier’in "toplumun peşini bırakmayan cinsellik değildir. Toplum, bedenin cinselliğinin peşini bırakmamaktadır” ifadesini hatırlatmak burada oldukça yerinde olacaktır”.
Sayfa 201-202
Sevgide Bir İnsana Sahip Olunmaz, Yalnız Ait Olunur
Cinsel davranış iki bireyi birbirleriyle son derece yakın bir ilişki içine sokmakta ve normalden çok fazla yoğun duygular yaşamasına sebep olmaktadır. Bir insana cinsel bakımdan sahip olunabilir, ama bazen buna rağmen onun sevgisi elde edilemez. Sevgide bir insana sahip olunmaz; yalnız ait olunur. Bu duygu bir kimseyi cinsel ilişkiye zorlayabilir ama sevmeye zorlayamaz. Yaşanan yoğun duyguların oluşturduğu ortam içinde bireyler mutlu ya da mutsuzluk duygusunu yaşarlar. Bu mutluluk duygusu cinsel sevgide ayrı bir etken rol oynar: Başka bir insanla birleşmek. Kardeşçe sevgi bütün insanlara, ana sevgisi çocuğa ve bizim yardımımıza ihtiyacı olanlara ilişkin olduğu halde, cinsel sevgi, genellikle karşı cinsten olan ve kendisiyle birleşilmek istenen tek bir kişiye yöneltilir. Cinsel sevgi, ayrılıkla başlar, bir olmakla son bulur, ana sevgisi bir olmakla başlar, ayrılığa götürür. Eğer ana sevgisinde birleşme gerçekleşebilseydi, bu, çocuğun bağımsız bir varlık olarak yok olması demek olacaktı; çünkü çocuğun anasına bağlı kalmaktan çok ondan ayrılmaya ihtiyacı vardır.
Sayfa 110-111
Reklam
Türk Toplumunun Cinselliğe Bakışı
Sonuç olarak “Türk toplumunun cinselliğe bakışında, cins ayırımına dayalı, erkek egemenliğinin vurgulandığı, cinsel bilgisizlik ve deneyimsizliğin sorunlara yol açtığı, doğal ve dürüst olmayan bir yapının varlığını sürdürdüğü görülmektedir." Bununla beraber değişen soysal kültürel yaklaşımlar ve genç nüfusun varlığı Türkiye'de çatışmalara yol açmaktadır. Sayıları her gün çoğalan cinsel hastalıklardan korunma, sağlıklı cinsel ilişki vb. durumlar ile ilgili gençlerin bilinçlendirilmesi önemli bir ihtiyaçtır.
Sayfa 237
Türkiye'de Cinsel İstismar Üzerine Yapılan Bir Araştırma
Diğer bir mesele olan cinsel istismar konusunda Türk toplumundaki sıklığını araştıran az sayıda çalışma yapılmıştır. İstanbul'daki liselere devam etmekte olan 1955 kız çocuğu arasında yapılan bir araştırmada 1871 (% 95,7) çocuğun cinsel istismarla ilgili soruya yanıt verdiği saptanmıştır. Bu çocukların 250'si (% 13,4) cinsel istismara
Sayfa 235-236
35 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.