Türkay Demir

Ruhsallığın Merkezine Seyahat author
Author
7.5/10
2 People
12
Reads
3
Likes
816
Views

Most Liked Türkay Demir Quotes

You can find Most Liked Türkay Demir quotes, most liked Türkay Demir book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Bilindiği gibi rüya hatırlanmasa da var olan ve hatırlanmasa da işlevi olan bir ruhsal etkinliktir.
Sayfa 83
O halde insan ruhsallığı biri olmayınca diğerinin de olamadığı ama birlikte ve etkileşim içindeyken bir cevheri(töz) oluşturan iki yöne sahiptir. Bunu iç ve dış, bilinç ve bilinçdışı, kendilik ve öteki ve nihayet rüya ve gerçek kavramsal çiftlerinin hepsi için geçerli olmak üzere söyleyebiliriz. Kendi başlarına cevher olamayan ama karşılıklıkları ve etkileşimleri içinde bu niteliği kazanan ve birbirlerine koşut kavramsal çiftlerdir bunlar.
Sayfa 83
Reklam
Düşün nedeni her zaman bir istektir; düş, uyaranı aynen yeniden üretmez de onu yeniler, işler ve değiştirir.
Sayfa 70
Suçluluk duygusu daha ziyade kişinin ‘kendisini’ olumsuz değerlendirmesi ile ilgiliyken, utanç duygusu ‘başkalarınca’ olumsuz değerlendirilmekle ilgilidir. Yani suçluluk içsel yönelimliyken, utanç dışsal yönelimlidir. Bu nedenle örneğin suçluluk yapılan yanlışı başka kimse bilmese bile kişinin içini kemirirken, utanç başkalarının bilmediği edimler söz konusu olduğunda ortaya çıkmayabilir. Dolayısıyla “başkaları yokken” utanç hissedilmeyebilir. O nedenledir ki utandığımızda gözlerimizi kaçırırız ve sanki böylelikle bize bakılmasını da önleriz ya da küçük çocukların gözlerini kapadıklarında görünmediklerini sanmaları gibi dışarıdan gelen bakışları keseriz. Oedipus da utancıyla baş etmek için kendi gözlerini feda etmiş ve başkalarının kendisini gördüğünü göremez olmuştu. Benzer biçimde, utandığımızda duygumuzu “yer yarılsa da içine girsem” diye ifade etmemiz de başkalarının bakışlarından kurtulmak isteğimizi dile getirir.
Sayfa 86
“İnsanlık ülküsünü yüceltmek için acı çekmektense, sizinle bir bardak çay içmeyi tercih ederdim”
Sayfa 81
Suçluluk ve utançtan ilki kişinin edimine, ikincisiyse bütün olarak kendisine vurguda bulunur. Her ikisinin de bir yanlışla, kusurla, ihlalle vb. ilgili olduğu varsayılırsa ilkinde vurgu “Ben BUNU nasıl yaptım!” şeklinde iken ikincisinde “BEN bunu nasıl yaptım!” şeklindedir. Kendiliğin tümüne yönelik bir eleştiri içerdiği için utancın suçluluk duygusundan daha yıkıcı bir etkisi olduğu söylenebilir.
Sayfa 97
Reklam
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.