Hakkında
Dr. Uğur İbrahimhakkıoğlu, Pasinler (Erzurum) Belediye Başkanı Zakir Bey ile öğretmen Leman Hanım’ın tek çocuğu olarak, 1944 yılında İstanbul Taksim’de doğdu. 18’ncı asır astronomi bilgini “Marifetname” yazarı Erzurum’lu İbrahim Hakkı’nın altıncı nesilden torunudur. Çocukluğu İstanbul’un Taksim, Beşiktaş ve Üsküdar semtlerinde ve kısmen Erzurum’da geçti. 9 yaşında babasını kaybetti. İlk ve ortaokulu Üsküdar’da, Lise’yi Haydarpaşa Lisesi’nde okudu. 1961 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin giriş sınavını kazanarak hukuk tahsiline başladı. 1965 yılında fakülteden üçüncülükle mezun oldu.
Yedek subaylığında Tuzla Piyade Okulu’nu bitirerek (1966), Lüleburgaz 241’nci Piyade Alayı’nda asteğmen ve teğmen rütbeleriyle adlî subaylık yaptı (1967-68).
Terhisini müteakip İstanbul Adliye Sarayı’nda avukatlık ve hakimlik stajlarını tamamladı.İstanbul Barosu mensubu olarak bir süre Üsküdar ve Kadıköy’de avukatlık yaptıktan sonra, yetişmesinde büyük katkıları olan ve genç yaşta kaybettiği dayısı Afyon eski C.Başsavcısı Abdullah Arkan’ın etkisiyle Çocukluk ideali olan savcılık mesleğine intisap etti (1971). Mazıdağı ve Muş C.Savcı Yardımcılığı, Pasinler ve Terme İlçe C.Savcılıkları görevlerinde bulundu. 1979’da Uşak’ta Vilayet Başsavcısı oldu. Uşak, Kastamonu, Yozgat, Eskişehir ve Mersin İllerinde Cumhuriyet Başsavcılığı görevlerini yürüttü.
1983’de hayatının anlamı olan annesini kaybetti. Aynı yıl emniyet mensubu Semra Tahtacıoğlu ile evlendi. Tek çocuğu olan Avukat Leman Nur, 1984 yılında doğdu.
8 Nisan 1996’da Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı’na atandı. Bu görevi ile birlikte, Anayasa gereği Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Asıl Üyeliğini, ayrıca İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu ve Basın-İlan Kurumu üyelikleri ile Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı ve İş Yurtları Kurumu Başkanlıklarını yürüttü.1998 de Yargıtay Üyeliğine seçildi ve Yüksek Yargıç oldu.
Mersin Üniversitesi’nde başlamış olduğu Yüksek Lisansını Şubat 1999’da tamamlayarak Türk Dili ve Edebiyatı’nda Bilim Uzmanlığı (Master) payesini aldı.
16.01.1999’da Azerbaycan Devlet Mimarlık ve Mühendislik Üniversitesi’nden, 07.04.1999’da ise Bakü Asya Üniversitesi’nden kendisine Doktora Diploması ve Honorary Doktor unvanı verildi.
Avrupa Konseyi Adalet Bakanları 1996 Budapeşte Toplantısında Adalet Bakanı'nı temsilen Türk Delegasyonu Başkanlığını yaptı. K.K.T.C. Cumhurbaşkanı ve Rusya Federasyonu Yüksek Mahkeme Başkanının özel çağrısı , İtalya Yargıtay Başkanının da ziyaret isteği üzerine, 1999-2000 ve 2001 yıllarında bu ülkeler Yüksek Mahkemeleri ve Başsavcılıkları ile yargı birliği konusunda heyet çalışmalarına katıldı. 2002 yılında Strazburg’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde çalıştı.
08.07.1999’de Yargıtay Birinci Başkanı Dr. Sami Selçuk tarafından, 06.12.2004 tarihinde de Yargıtay Birinci Başkanı Osman Arslan tarafından Yargıtay Genel Sekreterliğine seçildi. Yargıtay Genel Sekreterliği ile birlikte, Yargıtay Vakfı Başkanvekilliği görevini yürüttü. Bu görevi sırasında devletin ve vakfın kuruşunu harcamadan, ilk defa ürettiği “Baştan Paylı Yap-İşlet-Devret” modeli ile Manavgat’ta beş yıldızlı Yargıtay Tatil Köyünü, Oran’da Butik Hotel High Court (Ankara Yargıtayevi) ve benzeri eserleri meydana getirdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı vekilliği için Haziran 2004’de Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nda yapılan aday belirleme seçiminde en yüksek oyu alarak birinci seçildi (Yüce Yargıtay’ın bu teveccühü, meslek hayatının en büyük onurudur). 08.05.2007’de kendi isteği ile emekliye ayrılarak bir muhalefet partisinden İstanbul milletvekili adayı oldu. Halen Yargıtay Onursal Üyesi ve Onursal Genel Sekreteridir ve 07.07.2008 de Onursal Yüksek Yargıçlar Derneği Başkanlığı’na seçilmiştir.
İngilizce bilmekte olan Uğur İbrahimhakkıoğlu’nun Ceza Hukuku dışındaki hobileri, Klasik Türk Edebiyatı ve Eski İstanbul Mimarisidir.2006-2011 yılları arasında T.T.O.K. (Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu)Başkanlığı görevini yürütmüştür. Halen Çelik Gülersoy Vakfı’nın Başkanı olan İbrahimhakkıoğlu’nun çeşitli dergilerde yayınlanmış hukuka ve edebiyata dair makaleleri ve aşağıdaki eserleri vardır:
I-"Adalet Mesleğinde Uygulanan Mevzuat"(1984-Kastamonu)
II-"Adalet Reformu ve Adli Mevzuat"(1987-Yozgat)
III-"Eskişehir'de Adli Yargı"(1991-Eskişehir)
IV- "Kütüphanemden Nükteler" (1992-Mersin) "Birinci Baskı" (2004- 2013 Ankara) "Genişletilmiş Yeni Basılar"
V- "Erzurum'lu İbrahim Hakkı ve İki Torunu: Feyyaz Efendi ile Zakir Bey" (1998-Ankara) "Birinci Baskı" (2001-Ankara)”Genişletilmiş İkinci Bası"
VI-"Üsküdar'da Edebiyat"(1999-Master tezi)
VII-"Bir İstanbul Şövalyesi: Çelik Gülersoy "(2002-İstanbul)
VIII-"Yargının Doruğunda Adaleti Aramak"(2004-Ankara)
IX- "Çelik Gülersoy Senfonisi" (2007-İstanbul)
Unvan:
Türk Bürokrat, Yazar
Doğum:
İstanbul, Türkiye, 1944
Okurlar
4 okur okudu.
1 okur okuyor.
4 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Sözler ve Alıntılar
Türk Toplumu ve Hak Arama Hürriyeti Üzerine
...
Türk milletinin büyük hasletleri, meziyetleri vardır. Fakat bir kusuru, "tepkisiz bir toplum oluşudur. Bu haliyle en kolay yönetilebilen bir topluluktur Türkler... Çünkü itiraz etmeyi ayıp sayarlar, hak aramayı pek beceremezler. "Büyüklerine olan saygısı" asırlardır öyle içimize işlemiştir ki, hele yönetime karşı tepki göstermek, çok marjinal kalmıştır. Suskunluk, kadercilik ortak niteliğimizdir.
...
Sayfa 30Kitabı okudu
Sayın Hoca Süha Tanrıver mutlu musun istinaf diye tutturduğun için diyememiş
...
Davaları felç eden istinaflar binbir güçlükle kaldırılmış, şimdi yeniden konulmaya çalışılmaktadır.(2004)
...
Sayfa 13Kitabı okudu
Sarıkamış faciası.....aç açık,eğitimsiz,bakımsız ve yorgun askerlere sebepsiz yere çektirilen acılar....8o.ooo genç insanımız boşu boşuna ölüp gittiği bir trajedi... ve onun zalim mimarı enver,.....Allahuekber ve soğanlı dağlarında donarak ölen enver paşa ordusu askerlerinin sırt çantalarında yiyecek olarak birer avuç kavrulmuş arpa çıkmıştı.!.Erzurum'un ova köylerinde,camilere doldurularak üzerlerine gazyağı dökülüp ermenilerce yakılan köylülerin öyküleriyse yürekleri parcalıyordu.....Kurdun kuşun yediği cesetlerden arta kalan asker kemikleri karların altında bir çalılık gibi durmaktaydı....Çorapsız,çarıklı günlerce karda yürüyen askerlerin kangren olup kesilen ayakları hesaba bile katılmıyordu.....Korkunç bir tarihsel hata,seçkin bir ordunun mahvına sebep olmuştu.....
Sayfa 7Kitabı okudu
İbrahim Hakkı bu eserle şu öğütleri verir:
"Tekkelerde eğlenmeyip ilim meclisine gelesin. Herkese şefkat nazarı ile bakıp hiçbir ferdi hakir görmeyesin. Kimseden bir nesne istemeyip bir hizmet buyurmayasın".
Sayfa 37Kitabı okudu
Tefvîznâme
Hak şerleri hayr eyler
Zan etme ki ğayr eyler
Ârif ânı seyr eyler
Mevlâ görelim neyler
Neylerse güzel eyler…
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
Erzurumlu İbrahim Hakkı Ve İki Torunu Feyyaz Efendi İle Zakir BeyUğur İbrahimhakkıoğlu · Sözkesen Maatbacılık · 19882 okunma