Victoria Rowe Holbrook

Aşkın Okunmaz Kıyıları author
Author
Translator
8.8/10
15 People
45
Reads
2
Likes
1,290
Views

Most Liked Victoria Rowe Holbrook Quotes

You can find Most Liked Victoria Rowe Holbrook quotes, most liked Victoria Rowe Holbrook book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Minihin eli donub şitadan Düşdi yere hanceri semadan Şır-i felek aldı şir-i berfin Dendanı yerinde idi pervin Manend-i sitare-f şeb-efrüz Gahi görinürdi rüz-ı firüz Yah-beste alınca ceşm-i giryan Gözlükle arardı merki merdan
Reklam
Amerikalıların Türk edebiyatını gelecek vaat eden bir ço­cuk olarak algılamaları, Osmanlıya hasta adam olarak yak­laşan İngilizlerin tutumlarını anımsatmaktadır. Fransızların Yaşar Kemal'e, (asla küçümseme anlamına gelmemekle bir­likte) bir Türk "köy romancısı" olarak yaklaşmaları da ben­zer etkilere yol açmakta, altı yüzyıllık kozmopolitin yerini folklorik bir naif almaktadır. Eski indirgemecilik nasıl re­formcuları beslediyse, yeni indirgemecilik de ulusu yönlen­dirilmesi gereken bir çocuk olarak ele alan cumhuriyetin yetkeci uygulamalarını onaylamaktadır.
Osmanlı kültürünün belirli öğelerini retorik olarak bastırmak ve dışlamak yoluyla kurmuştur. Bütün bu devlet­ler arasında cumhuriyet Türkiyesinin benzersiz bir yeri ol­duğu söylenebilir, çünkü Osmanlı ve modern Türk kültür­leri arasında bir kimlik sürekliliği vardır
lma ile söyleşürdi her gah Yoğdı deheni ne yapsun ol mah (1749) [Her zaman işaretlerle söyleşmedeydi. Ağzı yoktu ki, ne yapsın o ay yüzlü?]
Atatürk'ün, İstanbul'u İngiliz işgalinden kurtarmağa ve yayılmacı Yunan istilasını yüz geri etmeğe yetecek kadar güçlü bir ulus bilinci uyandırmakta gösterdiği deha, Türkiye'nin bugünkü güçlü konumunun en önemli nedenlerinden biridir.
Reklam
"Ortadoğu" bir zamanlar Osmanlı İmparatorluğu olan şey için kullanılan bir örtmecedir; Osmanlı batısını yok sa­yan bir örtmece. İmparatorluk, ardında bir yığın modern ulus-devlet bıraktı, muhtemelen hiçbir devletin bırakmadı­ğı kadar çok sayıda bağımsız politik birim.
Aşk anlayıcak bu macerayı Bir ateşe urdı ol binayı (1884) [Aşk bu macerayı anlayınca o yapıyı ateşe verdi.]
Yakmazsan eğer bu hoş serayı Bulmazsın ebed o dil-rübayı (1875) [Bu güzel sarayı yakmazsan o gönül alan sevgiliyi ebe­di olarak bulamazsın.]
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.